Bir acı, bir mutlu gün
Bugün takvimler 17Ağustos'u gösteriyor. 1999yılıöncesine kadar birçoğunuz için önemsiz, sıradanbirağustos günüydü. Ne zamanki ülkemiz çok büyük kayıplara yol açan o acıdepremi yaşadı; 17Ağustos hafızalarımıza kazındı adeta. Benim için bugünün ikiönemlitarih anlamına geldiğini sizlerle paylaşmak istiyorum. Biri yazımın başında bahsettiğim Türkiye'nin acı 17Ağustos1999Depremi. Diğeri de canımkızkardeşimGökçe'nindoğumgünü. 1999yazına geri gidiyorum. Gökçe'nin18.yaşgününü kutlayacağımız seneydi. Bütün arkadaşlarını günler öncesinden arayarak kutlamagününü haber verdik. Salı akşamına denk gelen akşam bir mekanda toplanacaktık. Pazartesigecesi evimizde yattık. Geceninsaat3'ünde korkunç bir sallantıyla uyandık. Geceliklerle apartmanın dışına koştuk. Sabaha kadar geçen bir bekleyiş ve radyodan aldığımız haberlerle üzülerekevimize geri girdik. Ertesi gün tabii ki tüm Türkiye gibi biz de sarsılmıştık. Davetli olan arkadaşlarımıza mesaj çekerek partininiptalini bildirdik. Vahapoğlu ailesi olarak biz 1999yılındanberi her sene birmutlubiracıgünü beraber kutluyoruz. GüzelkardeşimGökçe'yi de her yaz kutlama yapması için, özellikle ben, ikna etmeye çalışıyoruz. Bu sefer yine olmadı ama en azından kuzenlerle beraber yemeğeçıkacağız bu akşam. İyikidoğdunGökçe. Arada sırada sinirimi bozsan da ,akıllıkardeşim olduğun için,seniseviyorum.Ablan... Not:SevgiliGökçe,buyazıyıyayınladığımagörebendenbirdehediyeisteme.(Hehe,hediyeişindendeböyleceyırttım.)