Türk erkeği niye caziptir? Yaz gelince 'fotoğraf' hep aynı. İlik gibi 'gavur' kızlar bizim kavruk delikanlılarla halvet hallerde. Bu Marmaris'te böyle, Fethiye'de böyle, Kuşadası, Didim, Çeşme, Bodrum, Kaş, Kalkan, Ayvalık, Cunda, Assos'da da böyle. Hülasa ülkemizin tekmil kıyı şeridinde yerli-yabancı karması mevsimlik 'maçlar' oynamakta. Sosyolojik tez konusu yapıp, araştırılmaya da müsait bu mevzu.
NEDEN VE NASIL Şimdilerde tüm anketörler seçime teyelli ya çaresiz bizzat irdeledim. Mardin Midyat, Konya Kulu, Rize Pazar, Yozgat Yerköy ya da artık her ne yandan gelmişlerse, Türk delikanlılara yönelttiğim 'neden ve nasıl?' sualime cevapları hep kısa, kesin, net oluyor. - Neden? - İyiyiz de ondan. - Allah iyilik versin de. - (Sırıtarak) Anladın sen onu! - !!!!!! - Gece, gündüz, sabah öğlen fark etmiyor. 7/24 icraata hazır kıtayız. - Bu kadar mı? - Fazlası da var. Kıskanıyoruz diye bayılıyorlar. - Nasıl yani? - Bunları kıskanan babaları, ağabeyleri, sevgilileri filan olmamış bugüne kadar. Önce şaşırıyor, sonra acayip keyif alıyorlar.
SEN BİR MELEKSİN - Façaya, fiziğe filan bakmıyorlar mı? - Biz tipsiz miyiz yani abi? - Estağfurullah. - Haklısın aslında. Kızlar çok güzel, biz yanlarında marangoz hatası gibi. - O kadar olmasa da. - Kara kaş, kara göz en önemlisi bol bol tatlı söz. Sır burada. - Nereden bulunur onca tatlı kelam? - Çeviriyoruz abi. Mesela bizdeki şarkı sözlerini içimizden gelen laflarmış gibi çeviriyoruz onlara. Börek oluyorlar. - !!!!! - Abi bi Fransız kıza, "Biliyorum sen bir meleksin" diye başla. Söz bittiğinde gözlerinden alev çıkıyor kızın. Yaaa!..
ÇETREFİL İşin "Türk çocuk" ayağı böyle işte. Yan taraftaki sütuna da "yabancı görüşleri" yazdım. Sorularım yine basit, lakin yanıtlar felsefi ve çetrefil.
Servisi 
Yaz gelince 'fotoğraf' hep aynı. 
