Lütfen biraz kırışın!
'Nasıl yani?' dediğinizi duyar gibiyim. Öyle ya benim gibi bakımlı olmaya, genç ve güzel görünmeye önem veren bir kadına uymayan bir yazı başlığı gibi görünüyor. Yazılarımıtakipedenler,beniyakındantanıyanlarherkonudadikkatliveölçülüolmakgerektiğinisavunduğumubilirler. Ayrıca bir kadının sadece dış görünüşüyle ilgilenerek kişisel ve ruhsal gelişimine önem vermemesinin hoş karşılanacak bir tarafı da yoktur. Gelelimneden'Birazcıkkırışın'demekihtiyacınıhissettiğime. Artık yüzünde bir tek çizgiye bile tahammül edemeyen, ifadesiz, mimiksiz dolaşan kadınları görmekten bıktım, usandım. Bu ne takıntı, bu ne abartma... İnsan mısınız, mumya mısınız?.. Kırışan yerlerin altını doldura doldura yüzünüzün ne hale geldiğinin farkında mısınız? 'Güzel görüneyim' derken, nasıl itici olduğunuzun da? Vallahi geçmişte büyüklerimizin söylediği sözler, her zaman geçerliliğini koruyor. Nedemişlerdi;'azıkarar,çoğuzarar.'Tabiikiküçükrötuşlarladahagençgörünmeyihepimizisteriz,amanereyekadar? Düşünsenize; karşınızda bir kadın var, gülerken, heyecanlı bir şey anlatırken, hatta ağlarken bile aynı donuk ifadeyle sizinle konuşuyor. Eğri oturalım doğru konuşalım hanımlar, hangi erkeğe cazip gelebiliriz bu halimizle?.. Hadi, onları da boş verelim, ama biz yine de maske takmış gibi dolaşmaktan vazgeçelim. 'BenimadımReşit,sensöylesenişit'demezsinizinşallah.