Pek çok hastalığın kaynağı olan stres; saç, diz ve dirseklere yerleşen, belirgin kalın kabuklanmalar gösteren sedef hastalığını da tetikliyor. İşte sedefle mücadele yolları.
İçinde bulunduğumuz çağda hemen herkes stres yaşıyor. Bu çağın hastalığı stres, beraberinde çok sayıda hastalığı getiriyor. Bunların başında ise sedef (psöriazis) geliyor. Sedef hastalığını, "Özellikle saçlı deri, diz ve dirseklerde yerleşen, sınırları belirgin, kalın, beyaz kabuklanma gösteren, plakların gözlendiği kronik (uzun süren) bir hastalık" olarak tanımlayan uzmanlar, bazı sedef formlarında plaklar yerine, içi su veya iltihap dolu kesecikler (büller, püstüller) olduğunu belirtiyor. Stresin yanı sıra kaşımak-koparmak (travma), enfeksiyonlar ve bazı ilaçlar da hastalığın şiddetini artırabiliyor. İstatistiklere göre; sedef hastalığının ülkemizde yüzde 2-3 oranında gözlendiği düşünülüyor.
Nasıl tedavi edilir? Sedefin tedavisinde, sıklıkla bu amaçla üretilmiş kremler (kortikosteroid, D vitamini türevleri, A vitamini türevleri, antralin içerenler) kullanılıyor. Tedavide ağızdan alınan ilaçlara da başvuruluyor. Ayrıca güneş ışınlarının belli demetleri de (UVA, UVB) etkin tedavi yöntemleri olarak göze çarpıyor. Sedef tedavisinde başarı, hastalığın remisyon (hastalıksız, plaklarının olmadığı zaman) dönemine sokulması olarak görülüyor. Bu dönemin uzunluğu, tedavinin başarısı olarak değerlendiriliyor.
UV tedavisi nasıl uygulanır? UV tedavisi, istenen dalga boylarını yayan floresan lambaları içeren; UV kabinleri, lokal UV cihazları ve UV tarakları aracılığıyla uygulanıyor. Hastalığın yaygınlığına ve tanıya göre cihaz ve dalga boyu tercihi (UVA, UVB, dar bant UVB) yapılıyor. Tedavi protokolü, başlangıç dozu planlanıyor. Genelde tedaviler 35-40 seans ve haftada 3 gün olarak uygulanıyor. Hastalığın durumuna göre bu süre değişebiliyor. Bazı tedavi protokollerinde, ışının etkisini artırmak için ağızdan ilaç alınabiliyor veya bu ilaçların dışardan sürülen formülleri kullanılabiliyor (PUVA tedavisi gibi).
PUVA tedavisi sonucunda tam iyileşme sağlanabiliyor mu? UV tedavisinde; remisyon denilen, tam iyileşmenin gözlendiği, fakat tekrarın olabileceği yatışma dönemine hastayı sokmak amaçlanıyor. Birçok tedavi yöntemine göre UV tedavisi ile daha uzun süreli remisyon (yatışma) dönemi, bu yöntemin üstünlüklerinden biri olarak görülüyor.