Kıskanırım seni ben AnthonyHopkins'in başrolünü oynadığı "CinayetGecesi", gazetelerin üçüncü sayfasına haberlerine rahmet okutacak cinsten. İnsanlar ne kadar eğitimli, ne kadar zengin, ne kadar anlayışlı olurlarsa olsunlar günün birinde sıradan biri ile aldatılıveriyorlar. Bunu öğrenen ne yapıyor? Ya 'ilişki ve cinsellik farklı şeylerdir' diye düşünüyor ya da gazetelerin üçüncü sayfalarında manşetine geçiyor. "CinayetGecesi"nin başkahramanı ThomasCrawford ikinci alternatifi seçiyor ve eşini kurşunluyor. Film çok sıkı bir satranç maçı gibi ilerliyor. ThomasCrawford, kendisini aldatan karısını vurmuş ve olay yerine polis çağırmıştır. Gelen polis Rob Nunally şok geçirir. Çünkü cinayete kurban giden sevgilisi Jennifer'dır. Davayı genç avukat Willy üstlenir. Başta her şey basit gibi gözükmektedir. ThomasCrawford karısını öldürmüştür. Ama, Thomas'ın silahı, cinayet silahı değildir. Bu kanıtlanamadığı için Crawford, hapisten çıkar. Şimdi avukat Willy'i sıkı bir araştırma beklemektedir. Fragmanını izlediğimden beri "CinayetGecesi" merakla beklediğim bir filmdi. Beklediğime değdi. Bu tarz filmlerde en fazla üstünde durduğum şey; senaryonun sağlam olması, sürprizler barındırması ve seyircinin zekasına saygı duyması. "CinayetGecesi" nde bunlar mevcut. Çok akıllıca yazılmış bir senaryo ile karşı karşıyayız. Zaten film cinayet ile başlıyor. Hepimiz ThomasCrawford'un katil olduğunu biliyoruz. Peki bunu nasıl kanıtlayacaklar? Çünkü cinayet aleti yok. Zaten bu, herkesin zihnini fazlasıyla çalıştırıyor. İşin içine bir de avukat Willy eklenince kedi fare oyunu başlıyor. ThomasCrawford keskin zekası ile mesleğinin zirvesine çıkmış bir milyarderdir. Eşinin onu aldattığını öğrendiği anda kursuz bir cinayet planlayacak kadar da gaddardır. Genç avukat Will ise sınıf değiştirmek isteyen ve hırslı birisidir. Thomas avukatın her adımını takip etmektedir. Will her hamlesine, yeni bir hamle ile cevap verir. Tıpkı bir satranç ustası gibi. ThomasCrawford'da AnthonyHopkins, avukat Willy'de ise RyanGosling döktürüyor. Her ne kadar Hopkins,HannibalLecter'ı anımsatsa da en azından onun kadar vahşi değil. Hastanedeki o ruhsuz hali, finalde Willy'e ders niteliğindeki konuşması hakikaten muhteşem. RyanGosling canlandırdığı karakter gibi varolma/yırtma mücadelesi veren genç bir aktör.Yeteneği konusunda hiç kuşkum yok. Yaşlı kurt Hopkins'in karşısında ezilmeden varlığını ortaya koyuyor. Gosling"Notebook"tan sonra ilk önemli projesi olan "CinayetGecesi"nde eline geçen fırsatı fazlasıyla iyi değerlendiriyor. Bu iki iyi oyuncu için bile bu film izlenir.