Sinir krizinin eşiğindeki Batılılar!
Her ne kadar "ÖrümcekAdam" ağlarını beyazperdede örmeye devam etse de, AntonioBanderas imzalı "YazYağmuru",MiraNair'ın yönettiği "Adaş" ve OscarRoehler'ın tartışma yaratan filmi "TemelParçacıklar"ın gösterimi de sessiz sedasız sürüyor. Fransız yazar Michel Houellebecq aynı adlı romanından uyarlanan "TemelParçacıklar", kronik yalnızlıkları, cinsel tatminsizlikleri ve sapkınlıları çarpıcı bir şekilde beyazperdeye yansıtıyor. Bruno ve Michael anne bir, babaları ayrı üvey kardeştir. Özgürlüğüne düşkün olan anne iki çocuğunu babaannelerinin yanına bırakıp Hippiler'le komün hayatı yaşamaya başlar. İki kardeş ergenlik çağında tanışır. Bruno cinselliğe ne kadar meraklıysa, Michael tam tersidir. İkisi de sıkıcı hayatlarını değiştirmek istemektedir. 1960'lı yıllarda Avrupa'daki cinsel devrimden etkilenerek evini terk eden bir anne çocukları için nasıl gelecek planlamış olabilir? Hiçbir problemi yokmuş gibi duran insanların nasıl bir ruh dünyaları vardır? "TemelParçacıklar" işte buna cevap arıyor ve Freudyen bir yaklaşımla anne çocuk ilşkisini inceliyor. Sevgiden yoksun yetişen iki kardeş büyüdüklerinde zıt iki kişi oluyor. Uç noktada kişilik problemi yaşayan insanlarda ortaya çıkan kumar, uyuşturucu ya da cinselik sorunu Bruno'da tatmine ulaşmayan cinsellik olarak ortaya çıkıyor. Irkçı makaleler yazan, okulda öğrencilerine tacizde bulunan, bebeğinin sütüne uyku ilacı koyan Bruno'nun temel problemi, yalnızlık. Anne oğul arasındaki sevgisizlik, annenin bencilliği, Bruno'nun annesini cinsellik nesnesi yapması... Bunlar Bruno'nun yalnızlığının temel parçacıkları. Hepsi psikiyatrı seanslarındaki flahsbacklerle ortaya dökülüyor. Bruno'nun annesini röntgenlediği sahne irkiltici. Bruno'nun rol modeli, annesi. Onun gibi tatminsiz ve özgür cinsellik istiyor. Tatminsizlikten çıldırma noktasına gelen Batılılar'ın haleti ruhiyesi iyi anlatılmış. Bir de Michael'ın hikayesi var. O da asosyal olmayı tercih etmiş bakir bir delikanlı. Hayatını genetik bilimine adayan Michael ilk cinselliği Annabelle ile yaşıyor. Anneye sonunda ne oluyor? Şaşırtıcı bir dönüşüme uğruyor. Sufilikte karar kılıp Müslüman oluyor. Yazar ve yönetmen saçmalamış. Kendisini Maria Magdelena zanneden kadına Tibet'e gidip Budist olmak yakışırdı. Çünkü Hippiler dönüşümü böyle yaşar. Bruno'yu oynayan MoritzBleibtreu oyunculuğuyla öne çıkıyor. "Deney", "KoşLolaKoş","Temmuzda" gibi filmlerde izlediğimiz Bleibtreu, Bruno rolüyle Berlin Film Festivali'nden 'En İyi Erkek Oyuncu' ödülüyle döndü. Filmin bir diğer etkileyici oyuncusu Martina Gedeck. "Temel Parçacıklar" sert ve çarpıcı bir film. Yılın en iyilerinden biri. Kaçırmayın.