Sanal seçim
Belki de dünyanın en dandik seçim sistemi bizimkisi. Herkes biliyor durumun böyle olduğunu. Ama değiştirmiyorlar. Niye değiştirsinler ki? Bu dandik yasalardan nemalanan adamla yasayı değiştirecek adam aynı olursa değiştirmez tabii. Diyoruz ki, 'dokunulmazlıklarkalksın.' Şimdi seçim zamanı geliyor ya... Aynı şeyi politikacılar da söyleyecek. Halbuki birçoğunun aday olmasının sebebi bu. Dokunulmazlık kazanmak. Adam koskoca kurumun başında. İstifa ediyor. Milletvekili olmak istiyor çünkü. Soruyorsun, 'Niyeistifaettin?' diye. Cevap; "Milletimehizmetiçin." E, sen zaten milletin başka bir kuruluşunda yönetici değil miydin? Orada kime hizmet ediyordun ki? Tam bir kısır döngü bizim ülkemizde yaşanan. Seçim dönemleri ortaya çıkar hep bu iğrenç manzara. Kimse bilmez, mesela bilmem ne partisi iktidar olursa Milli Eğitim Bakanı'nın kim olacağını? Hangi liderin meydanlarda konuşup vaatler yağdırırken, "Biziktidarolursakkabinemizdeşuinsanlarolacak.Bakınsizinhemşehrinizbilmemkimideadayyaptım. Kendisieğitimcidir.MilliEğitimBakanıadayımodur" dediğini duydunuz? Söylemezler kimi bakan yapacaklarını. Çünkü parti için dengeler vardır. Mesela İçişleri Bakanı yapmak zorunda olduğu birisi olabilir. O birisi, "İstersembenimlebirliktepartidenayrılacak50vekilvar.İşaretimebakarlar" diyebilir. "Partiiçidengeler" diye bir laf var ya. İşte o dengeler memleketin menfaatinden çok daha önemlidir. Bu dengeleri kuracak adamlar özenle vekil olarak belirlenir. Listenin başına yazılır. Yani senden önce çoktan seçilmiştir o vekiller aslında. Sen seçtiğini sanırsın o kadar. Bir nevi sanal seçim bizim yaptığımız. Vaatler, oylar, seçmen listeleri hepsi sanal. Bir tek emre amade olacak vekiller gerçek. Bir de seçilecek olanların bizim vekaletimizi yapmayacak olmaları.