Devlet İstanbullular'dan intikam alıyor Bu yazının yayınlandığı Pazartesi gününü de sayarsanız tam sekiz gün olacak. Tam sekiz gün geçti Çağlayan Mitingi'nin üstünden. Ve tam sekiz gündür bu miting yüzünden İstanbul halkı bizzat devlet eliyle cezalandırılıyor. 1 Mayıs rezilliğini zaten hepiniz biliyorsunuz. Bir de hâlâ devam eden bir zulüm var. Köprü ve otoyol geçiş ücretlerine yapılan zammı mahkeme iptal etti biliyorsunuz. Bunun üzerine Karayolları fiyatları geri çekmek zorunda kaldı. Ama ne geri çekmek. Zamdan önceki köprü geçiş ücreti 3YTL olduğu halde bunlar fiyatı 3.75 YTL'ye çektiler. İkinci köprüde sekiz tane nakit gişesi var. Özellikle kamyonlar ve tırlar burayı kullanıyorlar. Ve bu gişelerde günlerdir 25kuruş yok. 4 YTL veren bekliyor ki gişeden 25 kuruş alsın. Köprü gişelerinin bulunduğu Karanfilköy ile Darphane arasındaki mesafe taş çatlasın 2 km. Ama bir tane akıllı çıkıp da gerekli 25 kuruşları almıyor. Ve ne oluyor biliyor musunuz? Tambirhaftadırherakşaminsanlartrafikteişkenceçekiyor. KamyonveTIRgeçişlerininbaşladığıöğlen14civarındangecesaat01.00'ekadarikinciköprüyolutamamenkilitli. OGS ve KGS'nin de artık bir faydası yok. Çünkü bu gişelere ulaşmakta mümkün değil kalabalıktan. Peki bu şehrin valisi yok mu? Şehrin belediye başkanı yok mu? Bu şehrin emniyet müdürü yok mu? 100 tane protestocuyu göz altına alacağım diye tüm İstanbul'u tecrit edecek kadar "vatandaşınıdüşünen" bu zatı muhteremler yaşanan sıkıntıdan habersiz olabilirler mi? Tabi ki olamazlar. Ama bu problemi çözmek işlerine gelmez. Çünkü yaşanan bu sıkıntı bizzat devlet tarafından organize edilmiş bir eziyettir. Çağlayan Mitingi'nde çağlayan insanlara ders vermektedir devlet. Psikolojik bir baskıdır bu üstümüzde kurulan. Bu baskı sayesinde İstanbul'u yönetenlerin aslında halklarını ne kadar düşündüğünü de bir kez daha anlamış oluyoruz. Yok böyle bir sıkıntıdan haberimiz yok diyorsa eğer İstanbul'un yöneticileri, o zaman derhal istifa etmeliler. Burunlarının dibinde günlerdir yaşanan sıkıntıyı görmüyorlarsa, orada oturmalarının bir anlamı yok.
Servisi 
Bu yazının yayınlandığı Pazartesi gününü de sayarsanız tam sekiz gün olacak.
