Göz var izan var İstanbul'un göbeğinde Beyoğlu'nda geziyorsunuz. Sokak isimlerinin yazılışına bakıyorsunuz, çarpılıyorsunuz! İşte 'Pes' dedirten tabelalar...
Aslında bu resimlere söz yazmaya gerek yok. Her şey ortada. İstanbul'un en gözde ilçesi Beyoğlu'ndayız. Sokak tabelaları yenileniyor. Mavi tabelalar kaldırılıyor ve kırmızı beyaz olanları konuluyor. AB'ye uyum çerçevesinde ar tık yeni tabelalarımız böyle. Hayırlı olsun... Ama muhteremler tabelaları yazarken görülmemiş bir garabete imza atıyor.
SANATYAPMIŞ! Sadri Alışık Sokağı. Alışık kelimesi ilk satıra sığmıyor. Aşağıya almak yerine, ustamız(!) Alı-şık diye bölüveriyor... Oluyor 'ŞıkSokağı'. Büyük Parmakkapı Sokağı. Parmakkapı kelimesi ilk satıra sığmıyor. Hepsini aşağıya yazmak yerine, muhterem Par-makkapı diye bölüyor. Al sana 'MakkapıSokağı'. Bilemiyorum, talebacı bir sanat mı icra etti?! Bu eğer kasıtlı yapıldıysa bir sözümüz yok. Çünkü ancak kasıtlı yapılırsa böyle estetikten yoksun tabelalar yazılabilir. Yok kasıtlı değilse, 'cahillik' demeye de dilim varmıyor. Olsa olsa 'büyükzevksizlik' ... Beyoğlu gibi bir ilçeye böyle bir garabet yakışıyor mu? "Büyüklerimizyakıştırıyorlarkitakmışlar..." Biraz ayıp oluyor...