'Kara Elmas'ı özürlüler parlatıyor!
Özürlülerin dertlerini yerinde dinleyip kanayan yaralarına merhem bulmak için 2 gün önceki durağım 'KaraElmas' adıyla anılan Zonguldak idi. Şehre ayak basar basmaz ilk uğradığım yer, Türkiye Sakatlar Derneği Zonguldak Şubesi oldu. BaşkanHüseyinŞirin, Yönetim Kurulu ve yaklaşık 200 engelli bizleri karşıladı. Hemen işe koyuldum. Derneği gezerken, Başkan da bilgisayarkursu,mumvesabunüretimi,ahşapoymacılığıgibibirçokfaaliyetlerinianlatıyordu... Yapılan meydanda. Başkan ve ekibi; tüm engellere rağmen zoru başarıp eli, ayağı, gözü olmayan ve tekerlekli iskemleye bağımlı bir kenara itilen kişilerin üretken olmalarını ve özgüvenlerinin kazanmasını sağlamış. Başkan'a takıldım: "Benimahcupettiniz.Negereğivardı.Pazargünündebukadarözürlüyüburayatoplamışsınız.""BugünÖzürlülerdenSorumluDevletBakanıNimetÇubukçuziyaretimizegelecek.Sizidehazıryakalamışken,2olayıaradançıkartalımistemiştik" dedi. Saat 09.45'i gösteriyordu, başladık beklemeye... Saat 13.15 oldu. Ne gelen var, ne giden! Sonunda herkes dağılmaya başladı. Ama dağılırken ayakta zor duran insanların söyledikleri içimi sızlattı! Üzüldüm. Eğer özürlülerden sorumlu bir bakan şehre geldiğinde 2 dakikasını bile ayırıp iş yapan özürlü derneklerini ziyaret etmiyorsa, bir sorun var demektir. Bu davranış, "Biz neyin mücadelesini veriyoruz" dedirtiyor. Tüm bunlara rağmen başta engelliye desteğini esirgemeyen ValiYavuzErkmen'e, özürlüyü sosyal hayata katmak için gece gündüz çalışan dernek başkanı HüseyinŞirin'eveekibine teşükkür ederim. Gerçekten onlar 'Kara Elmas'ı parlatıyor. Bir teşekkür de Karabük-YeniceliBelediyeBaşkanıMustafaAkay'a. Kısıtlı bütçesine rağmen yoğu var edip yüreğindeki sevgiyi harmanlayıp engelliye elini uzattığı için. Unutmadan, Yeniceli'deki gözlemlerimi detaylarıyla haftaya anlatacağım...