İndirimli otobüs bileti sopası!
Şu günlerde tasa yaratan yasalar, çoğu insanı çıldırma noktasına getirdi. Beklerdik ki, yetkililer bu sese kulak verir. Ne gezer! İnadına kaynayan kazanın altına odun atma yarışındalar! Yetmiyor, bir şey yapmak isteyenler, daha ilk adımlarında enselerine odunu yiyip şevkleri kırılıyor. Şimdi hangi odundan, pardon olaydan başlayacağımı da bilmiyorum. İyisi mi yaşananları ve odunları bir kenara bırakıp, 19 Şubat 2007'deki "Özürlüye yüzde 50 indirimli bilet" başlıklı yazımdan sonra gelen feryatlara kulak verelim. Engelli okurlarım; "Bilet almaya gittiğimizde firma yetkilileri 'Böyle bir yasadan haberimiz yok' diyorlar" mesajını iletiyordu. Bir başka okurum; "İndirimli bilet alabilmek için aşağılanarak kovulmamız ağrımıza gidiyor" diyerek sitem ediyordu. Durumu öğrenmek için otobüs firmalarını aradım. Onlar da dertli. Firmalar, "Yazınızda belirttiğiniz gibi böyle bir yasa var. Özürlüyü taşıyalım. Ama, 6 ve 12 yaş üzeri tüm yolcuları da ayrı koltuklarda yüzde 50 indirimli taşımamız isteniyor. Yüksek maliyetlerden adım atamaz olduk. Neden aynı dayatma havayollarına yapıl(a)mıyor?" sorusunu soruyor. Şikayet ettikleri konu, Maliye'nin işi olduğundan beni aşar. Ben, temsil ettiğim kişilerin haklarını kullanması için bilgi vermek zorundayım. Eğer devlet bir yasa çıkartmışsa -Ki çıkartmış- buna herkes uyacak. Öyle canı isteyen özürlüyü aşağılayarak kovamaz.
Özürlüye koğuş açılıyor! Özürlünün dertleri yukarıda saydıklarımla sınırlı kalsa iyi. Şimdi özürlü maaşı alanlar kodese girecek. Nasıl mı? İşte böyle: Devlet sosyal güvencesi ve mali durumu olmayan dul, yetim, gazi ve özürlülere (2022 Sayılı Yasa) maaş, pardon 2 simit parası veriyor. 36 bin 200 özürlü de bu haktan yararlanmış. Ama Emekli Sandığı şimdi bu insanlara "Haksız kazanç elde ettiniz" diyerek aldıkları maaşı geriye doğru yüzde 50 faiziyle geri istiyor. Özürlülerin kapısına icra dayanmış. Şaka etmiyorum. Bir okurumun ahırdaki ineği gitmiş. Bir başka okurum 20 milyarlık borcu için bankadan kredi çekmiş. Şu an kapısına icra dayanan tam 2 bin 500 kişi var. Yetkililere sordum; "Yasa çıkacak, borçları ödemesinler" diyorlar. Gözümüzün içine baka baka söylenen bu yalanlardan sonra anladım ki, kimse sorun çözme derdinde değil, kazanın altına odun atma derdinde!