Haber alma özgürlüğümüzü kim engelliyor?
Ankara tarihi günlerinden birini yaşadı geçtiğimiz Cumartesi. Belki haberiniz olmadı. Hani hep kızıyoruz ya televizyonlara ve gazetelere, haber vermiyorlar diye bize. Kızalım ama lütfen muhabirlere kızmayalım. Hangi televizyon muhabiri, hangi gazete muhabiri ile konuşsam aynı şeyi duyuyorum. Halka çok tepkili, alttan alttan ülkenin içini oyuyorlar diyorlar. 'Peki niye yazmıyorsunuz bunları?' diye soruyorum, "Yazıyoruz biz ama kesiliyor" diyorlar. Mesela MÜSİAD'ın düzenlediği toplantıda yayınlanan bir filmde, laikliğin "kafakarıştırıcıbirkavram" olarak tanımlandığını biliyor muydunuz? Bu filmin görüntüleri aslında Ankaralı gazetecilerin eline geçti. Ankaralı gazeteciler bu önemli durumu hemen haberleştirdiler. Görüntüler var. Laiklik MÜSİAD toplantısında açıkça eleştiriliyor. Haber hazırlanıyor ve beklenen oluyor. Çok yukarılardan gelen talimatla birçok bakanın katıldığı toplantıda yaşananları anlatan haber, bültenden çıkarılıyor. Sonra biz de 'nedenolanıbitenibasınaktarmıyor?' diye soruyoruz. Basın emekçileri olanı biteni görüyor ve size bildirmek istiyor aslında. Engel olanlar başka...