Arkadan vurmak
Bugün Leyla Zana ile başladık, onunla bitirelim. Sıktıysak okurlarımızdan özür dileriz. Demiş ki hanımefendi: Biz birlikte yaşadığımız haklı arkadan vurmayız.
***
Biz derken, şehirlerde, köylerde birlikte yaşadığımız, ekmeğimizi, suyumuzu, işimizi, gücümüzü, borcumuzu, harcımızı paylaştığımız Kürtler'i kastediyor olamaz. Çünkü o insanların Leyla Zana ile ortak hiçbir yanı yok. O halde, dağda elde silah, askere pusu kuran PKK'lıları kastediyor olmalı... Ama o zaman da söylediği tamamen yanlış çıkıyor. Dağdaki terörist, pusu kurmuyor, mayın patlatmıyor da erkekçe mi dövüşüyor? Nizami bir savaş mı yürütüyor? Hayır, her türlü kalleşliğe başvuruyor. Üstelik de bunu, uyuşturucu gelirleriyle, yurt dışındaki insanlardan tehditle toplanan paralarla, başka gizli servislerin sağladığı silahlarla yapıyor. Neymiş, arkadan vurmazlarmış! Ya bir de arkadan vursalardı, kimbilir neler yapacaklardı