Ölüler festivali Fenerbahçe, ikinci yarıda can çekiştiği bir maçtan üç puanla ayrılırken, puan farkını açtı. Oysa rakiplerinin düşürdüğünü toplayacak güç, ilk dakikalarda Fenerbahçe'de mevcuttu. Bir yanı kendini emniyete almıştı da, öte yanı saldırgan ve bol pozisyon üreten bir kimliğe bürünmüştü. Sadece Semih, ilk yarıda üç gol atabilirdi. Ama Tümer'in golünden sonra, yine rakibine "üzerimegel!" davetiyesini bastırdı. Defansta bir gürültü, bir garip telaş... Orta alanın vasıfsız elemanlar gibi sırıtması, Fenerbahçe'yi oyundan düşürdü.
***
Fenerbahçe ikinci yarıya da sarhoş başladı. Kendi kale çizgisinden çıkardığı bir pozisyon, tribünlerin yüreğini ağzına getirdi.Yine defanstan çıkan "iadelitaahhütlü" dengesiz topların, Fenerbahçe kalesinde yarattığı tehlikeler... Yine tek forvetle çaresizliğini belgeleyen bir Fenerbahçe... Sarı lacivertli futbolcular ölülerfestivalinde keyif çatıyordu sanki. Bir pozisyonda, Volkan topu yakaladı, degaj yaparken saydım da, kendi cezaalanı yakınında tam 8Fenerbahçeli futbolcu vardı. Rakip alanda bu denli çoğalamayan takımın asıl sorunu Zico'da...
***
Dün gece, "Alo,Fenerbahçeevdemi?" diye sorsanız, "Evet" derim. Peki ya "İyifutbolsahadamı?" İşte onu görmediğimi söylerim. Oysa bu denli futbol, liderliğin doğasına aykırı...
***
Dün geceki hakem futbola yakışan adamdı. Kaleci Martinez'in Semih'e yaptığı hareket kırmızı kart ve penaltıydı. Alex'e gelince... İlk yarıda hatasız oynayan bir Alex vardı. Kaç maçlık "sahtefotoğraflarını" yaktı ve pozisyonların iki yakasına da yapışır görüntüdeydi. Başı kırık bir heykeldi... Kalbi de kırıktı sanki.