Fahişelik kadının işi
Nüfus kağıdını kim çıkardıysa milyonlarca kadının ahını aldı. Ne vardı sanki sadece adımızı- soyadımızı yazsalar... Kimsenin ne zaman doğduğu belli olmaz, tahmini kararlarla ömür geçerdi... Hem insan kendi yaşını da zamanla unutur, kadınlar birçok yalandan kurtulurdu. Neyse ki günümüzde yaş kavramını ilk önce aşan, aşk oldu. Delikanlılar da, genç hanımlar da kendilerinden hayli büyük insanlarla birliktelik kurdu. "Yaşın ne önemi var" dedik, dedelerin yanlarındaki 17'likleri kabullendik... Tabi kimse bu yalanı yutmadı... Herkes aslında bu durumun, paranın gücü olduğunun farkındaydı. Saflara yutturmak için geçerli bir bahane gerekliydi, bulundu. Ama ademoğlu bu... Doğuştan farklı... Kadını da, erkeği de kendisinden büyük ama mutlaka zengin insanlarla birlikte oldu, oluyor da... Ancak bir farkla...
***
Kadınların tercih ettiği kesesi dolgun erkekler, çoğunlukla kel, göbekli, Allah'ın nurundan pek nasibini almamış tosunlardan çıkıyor... Kadını gören sevaba giriyor, yanındakine bakınca isyan edip cehennemlik oluyor... Son zamanlarda çiçeği burnunda beyefendiler de, artık "Anne" diyecekleri kadınlara kocalık pozu taslıyor... Komik ama ne yapalım onlar mutluymuş! Neyse; kadın ile erkek arasındaki fark da işte tam burada ortaya çıkıyor... Kadınlar, seçtikleri erkeklerde hiçbir şekilde yakışıklılık aramazken, erkeklerin seçtikleri kadınlar nedense mutlaka güzel oluyor. Çirkin bir kadın, ne kadar zengin olursa olsun kolay kolay bir yâr bulamıyor. Oysa erkekler mağara adamına benzeseler bile, cebinde parası varsa birbirinden güzel kadınlar arasında ömür tüketiyor. Parayı veren erkek, kadını çalar... Çirkin kadın, parasıyla yalnız yaşar...
***
Belki de bu durum geleneklerimizden geliyor! Nice analar-babalar hâlâ kızlarını zengin bir adama vermek için görücülerin yollarını gözlüyor. Ergen çağındaki çocuklar, bir evi, bir arabası var diye babalarının akranlarıyla evlendiriliyor. Çocuk oyun oynadığını sanıyor, adam oyuncak bebek gibi kendisine eş alıyor... Peki bu ucuz uyanıklılığın, fahişelikten ne farkı vardır? Kötü kadınlar, her erkekten azar azar para topluyor... Bazı iyi (!) kadınlar, bir erkeğin kredi kartı ile yaşıyor... Paranın gücü ile aşkı artan kadınlar, yüzünün ışığı kaçmış adamlarla birlikte olurken, herhalde hayallerindeki beyaz atlı prense kavuştuklarını düşünmüyor! Oysa Erkekler, kadın parası yemeyi gururuna yedirse de, beğenmediği bir kadınla para için evlenmeyi ya da flört etmeyi midesine yediremiyor... Demek ki zengin ya da fakir farketmez, kadınların mutlaka güzel olması lazım geliyor... Estetik cerrahları ve kozmetik firmalarının da, erkeklerin fikir değiştirmemesi için dua etmesi gerekiyor...