Turizm Bakanlığı'na öneriler...
Yurt dışına çıkınca adamların turizm konusundaki zekasına hayran kalıyorsunuz ister istemez. Sineğin yağından bile gelir yaratmayı biliyorlar. Kıçı kırık bir köprüye "BilmemneBridge" ismini verip, üstüne iki heykel atıp çalgıcıları dizince, insanlar akın ediyorlar o şehire. Hiçbir halta benzemiyor halbuki. Ressamlar ve müzisyenler var köprünün üstünde. Oluyor sana sanatçılar köprüsü. Peki, bizim turizm işlerimizi bugüne kadar yönetenler ne yapıyorlar? Varolantarihimekanlarıniçineediyorlar. Dünyanın hiçbir bölgesinde bu kadar çok medeniyet yaşamamış. İstanbul'u deşiyorlar bu ara "Marmaray" adı altında. Şu ana kadar kalıntılarına rastladıkları medeniyet sayısı 10'u geçti. Yani istenirse dünyanın en güzel, en tarihi, en ilginç metrosu olabilir Marmaray. Uzunluğu önemli değil, Moskova metrosuna beş basar. Turistler binmekten bıktıkları metroya İstanbul'da binmek için koşa koşa gelirler buraya. Yeterki,bulunankalıntılarileMarmarayiçiçegeçirilebilsin. Her istasyon, tüneller birer medeniyet müzesi haline getirilsin. Amabizöyleyapmıyoruz. Kız Kulesi'nin açıklarında bir platform var. Denizin altına yerleştirilecek tüpler için kazı yapıyor dipte. Kazı yaparken her seferinde yukarıya yüzlerce tarihi eser çıkıyor Marmara'nın dibinden. Toplar, gemi kalıntıları, amforalar ve daha neler neler. Ne yapıyorlar peki bu çıkanları? Marmara'nın daha derin yerlerine götürüp döküyorlar. Bakındünyanınhiçbirköprüsüikikıtayıbirleştirmez. Bizim köprülerimiz hariç. Dünyanın en büyük, en önemli iki kıtasını birleştiren iki köprümüz var. Peki nasıl değerlendiriyoruz biz bu köprüleri. Habire zam yaparak, geçiş için üste daha çok para almanın yollarını arayarak. Peki bir tek insan evladının bile aklına gelmedi mi bu köprüleri inşa ederken köprünün hemen altından geçecek bir yaya yolunu inşa etmek? Gerekli güvenlik önlemlerini almak kaydıyla yapılamaz mıydı bu turist yolu? Çek tam köprünün ortasına kalın bir çizgi. BiradımatıyorsunAsya'dasın,biradımgeriyeAvrupa. Turistler deli olmaz mı böyle bir deneyim için. Aynı anda iki kıtaya birden ayak basıp resimlerini çektirmek için avuç dolusu para ödemezler mi? Bunuakıledemeyecekkadarturizmbilmezbirmilletmiyizbiz? Yoksa bugüne kadar turizm işiyle iştigal eden devlet yetkililerimiz seçilirken zeka düzeyi kontrolü hiç düşünülmemiş mi?