Dans, her ne kadar bir eğlence biçimi gibi görünse de; kişinin iç dünyasını ve duygularını geliştirmesine bire bir. Dans eden aşkı ve mutluluğu da biliyor....
Tüm vücudun müzik eşliğinde estetikle birlikte çalıştırılabildiği bir spor ve gösteri şekli olan dans, aynı zamanda insanın kendini özgürce ifade etmesidir. Öğretmenden öğrenciye, bankacıdan ev hanımına, tezgahtardan işadamına kadar, günün stresinden kurtulmak isteyen herkes dans kursuna gidiyor. Dansı rahatlama ve stresten arınma yöntemi olarak görenlerin sayısı arttıkça, doğal olarak kurs sayısı da artıyor. Cha cha, rumba, samba, merenge, oryantal, sirtaki, çarliston öğrenen insanlar, soluğu doğruca bu dansların yapıldığı yerlerde alıyor. Dans kurslarına 7'den 70'e her yaş grubundan katılım oluyor. Yoğun iş temposunun ardından biraz rahatlamak, stres atmak ya da dans ederek spor yapmak isteyenler, katıldıkları kurslarda hem yeni arkadaş çevresi ediniyor, hem de huzur buluyor.
HER YAŞTAN KATILIM VAR 1995 yılından bu yana, dans dünyasındaki yenilikleri dünya ile eş zamanlı olarak üyelerine sunan Afrocubanos Dance Club, hayatı daha eğlenceli kılmayı ve paylaşım zevkini yaşatmayı amaçlıyor. Yüzde 90'ı üniversite mezunu olan kursiyerlerin yüzde 60'ı 25-35, yüzde 30'u 35-45 yaş arası kişilerden oluşuyor. Kursiyerlerin yüzde 60'ını bayanlar, yüzde 40'ını da erkekler oluşturuyor. İran asıllı Diş doktoru Sait Emir'in, Kenyalı İmu ile birlikte 1999'da kurduğu Afrocubanos Dance Club, Latin dansları ve Salsa meraklısı yüzlerce kişiye dansı öğretti. Başlangıçta erkeklerin dansa uzak durduğunu söyleyen eğitmen Sait Emir, bugün gelinen noktayı şöyle anlatıyor: "Şimdi inanılmaz bir artış var. Bu, Türkiye'deki kültürel değişimi gösteriyor. Geçmişte kadın-erkek arasında iletişim aracı olarak görülen dans, günümüzde kişinin kendini ifade edebilmesi, geliştirmesi ve rahatlama aracı olarak kullanılıyor. Her dansta bir cinsel çağrışım vardır. Ancak bu amaçla dans öğrenmeye gelenler bile zamanla dansın büyüsüne kapılarak bu düşüncelerinden vazgeçiyor." Sait Emir, öğrenci, doktor, avukat, güzellik uzmanı, otel idarecileri, pilot, işadamı gibi çeşitli meslek grubundan insanların kursa geldiğini belirterek, son zamanlarda polislerin de bu kurslara katıldıklarını söyledi. Emir, geçtiğimiz ay Güney Koreli 20 kişilik bir gruba ders verdiklerini ifade etti.
'STRES ATIYORUZ' Afrocubanos Dance Club'da dans kursuna katılan 38 yaşındaki devlet memuru Dilek Başer, "Burada hem spor yapıyorum hem de eğleniyorum. Dans etmeyi çok seviyorum. İş stresimi unutturuyor, rahatlıyorum" diye konuştu. 46 yaşındaki Dış Ticaret Uzmanı Nilgün Arın da danstan sonra çok mutlu olduğunu belirterek "Dans, pozitif düşünmemizi sağlıyor. Beynimiz rahatlıyor" dedi. Finans sektöründe çalışan 27 yaşındaki Leyla Kesikoğlu da, dansın estetiğini öğrenmek için kursa katıldığını anlattı. Kesikoğlu, şunları söyledi: "Buraya büyük bir şevkle geliyorum ve çıktığımda kendimi çok enerjik hissediyorum. Dans ederken her şeyi unutup adımlarının ritmini düşünüyorsun."
ERKEKLER ÇEKİNİYOR Dans kurslarına katılan erkekler, kadınlara göre daha çekingen davranıyor. Erkek kursiyerlerin bir kısmı fotoğraflarının çekilmesini kabul ederken; diğer kısmı da herhangi bir gerekçe göstermeden konuşmaya yanaşmadı. İşadamı Serdar Küçüker 40), fotoğrafının çekilmemesi şartıyla konuşurken; kursa bir arkadaşının tavsiyesi ile başladığını ve dansın insanın olumsuz enerjisini boşaltmak için çok iyi bir araç olduğunu söyledi.
O BİR USTA Dans dendiğinde ülkemizde ilk akla gelen isim Tolga Han Dans Kursu da, yıllardır isteyen herkese salsa, cha cha, vals ve tango dersi veriyor. "Ekmeğimi danstan çıkarıyorum diyerek söze başlayan Tolga Han, Türkiye'de ilklere imza atmanın mutluluğunu yaşıyor. Dans öğrenmek isteyenlerin seçecekleri kurs ve eğitmenler konusunda dikkatli olmalarını isteyen Tolga Han "İstanbul'da 150'den fazla kurs var. Bu kurslarda eğitim alanlarlar ya dansa başladığı an çok sever ya da ömrü boyunca nefret edebilir" diye konuştu. Her yaşın kendine uygun bir dans türü olduğuna dikkat çeken Tolga Han, şunları kaydetti: "Kursa katılan gençler disko ve hip-hop, orta yaşlılar Latin dansları, daha yaşlıları da tango'yu seçiyor. Oryantal dans ise ev hanımları arasında büyük ilgi görüyor. Dans çok hoş bir eğlencedir. İyi bir spordur. Dans edenler her zaman sağlıklı ve dinç olur. Dans ister tek, ister çift, isterse toplu yapılsın önemli olan sizde uyandırdığı düşüncelerdir. Bu düşünceler sizde bulunduğunuz ortama göre eğer yanlış duygular uyandırıyorsa bu durumda başkaları için olmasa da sizin için dans zararlıdır. Dans 21. yüzyıl bilişim çağının hem sporu hem sanatı hem de eğlencesi olacaktır."
BÜYÜK TUTKU Tolga Han Dans Okulu'nun kursiyerlerinden Emre Büyükçavuş (33), yönetici olduğu şirkette iş ortamının stresinden kurtulmak için kursa katıldığını söyledi. Elektronik Mühendisi Mustan Senyücel (25) ise, dansa ve müziğe karşı yatkınlığının olmamasına rağmen sosyal aktivite amacı ile kursa katıldığını ve gün geçtikçe daha da sevdiğini ifade etti. Tıp fakültesi öğrencisi Ebru Kenanlı (21) profesyonel bir dansçı olmayı hedefleyerek kurslara katıldığını, kimya mühendisi Mine İyigünler (40) ise 2 yıldan beri katıldığı kursta çok güzel arkadaşlıklar edindiğini, herkese tavsiye edebileceğini söyledi.
