Millete sokulan kazık, ne renk olursa olsun kazıktır. MaviAkımprojesi ile milletimize yerleştirilmiş olan kazık, mavi de olmuş olsa yine kazıktır. Üstelik bu kazık, sadece sevgili halkımıza değil, topyekun Türkmilletine uygun görülmüştür. Çünkü faturayı ödeyenler sadece doğalgazı evlerinde kullanan halkımız değil, işadamı, devlet ve bilumum, özel, tüzel kurumlarıyla miletimizdir. Zaten kazığın faturasını da Hazine üstlenmektedir. Bakın nasıl olmuş...
***
Botaş ile Rusya arasındaki Mavi Akım projesi tamamlandı. Gaz 2003'te akmaya başladı. Bir fiyatlandırma formülü benimsenmişti. Uluslararası sözleşmelere aykırı olmayacaktı. Botaş, ikincibirformül üretti ve EPDK'ya (Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'na) gitti. EPDK onay verdi. Formül yürürlüğe girdi. CHP'nin itirazları üzerine devreye giren Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın görevlendirdiği bilirkişinin raporu yeni tamamlandı. Rapor diyor ki: 1997-2003yıllarıarasındakiformülsebebiyle,Botaş241milyondolarzararauğratılmıştır.Sözleşmenintamamlanacağı2028yılınakadardaHazine'ye14milyardolarekyükbinmesimümkündür.
***
Nasıl oluyor da böyle oluyor peki? Bu parayı millet ödeyecek, fazladan, gereksiz yere... O halde, EPDK dedikleri kurum, sevgilimilletimizinkazıklanmasınıdüzenlemekurumu mudur? Göz göre göre bir milletin 14 milyar dolar kazıklanmasına sebep olanlar için aynı rapor şunu söylüyor: Görevikötüyekullanmışlardır. Bakalım görelim, savcılık ne yapacak?