Memurlara verilecek zam için, 2006'nın ilk yarısında gerçekleşen ücret artış oranını bilmek önemli. Ama, Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin ile Maliye Bakanlığı'nın verileri birbirini tutmuyor. -Şahin, memurların ilk yarıda %2.5 zam aldığını, bu yüzden 2.38'lik bir fark ödenmesi gerektiğini söylüyor. -Maliye Bakanlığı, ilk aşamada % 2.5 oranında zam yapılmakla birlikte, ilâve olarak verilen 40 YTL ek ödemenin memur maaşlarında % 3.7'lik bir artışa tekabül ettiğini, böylece ilk yarıda toplam zam oranının %6.3 olduğunu belirtiyor.. Devlet seviyesinde hesaplar bu kadar karışık ve birbirini tutmuyorsa, üç memur sendikasının da "asgariücret" için çok farklı rakamlar telâffuz etmelerini, yekvücut olarak memur hakkını savunacaklarına birbirlerine düşmelerini yadırgamamak lâzım. "Devletbiravuçrantiyenincebineparaaktarıyor" eleştirisini sık sık duyuyoruz. Peki nedir bu "rant" geliri? Rakamlara Mahfi Eğilmez'in (Radikal) sütununda rastladım. Türkiye İstatistik Kurumu'nun tespitlerine göre, 2002'de 134 katrilyon TL tutarındaki toplam harcanabilir gelirin, % 39'u maaş, ücret, yevmiye, % 34'ü müteşebbisin kârı, % 4.4'ü gayrimenkul geliri (yani gerçek rant), sadece % 4.9'u faiz. 134 katrilyon liralık toplam gelir içinde, faiz geliri (2002 rakamlarıyla), 6.5 katrilyon liradan ibaret. Üstelik ücret emeğin, kâr müteşebbisin geliri olduğu gibi, faiz de sermayenin geliri. Faizsiz bankacılık sisteminde verilen, "kârpayı"nın "faiz" oranlarını yakından izlemesi de -İnançlar ne olursa olsun-ekonomide değişmez kuralların varlığını gösteriyor.