Allah beterinden saklasın İnsan ömrüne bu kadar felaket sığabilir mi? "Yanık Koza" o kadar yanık ki, insan kokudan dizi mizi seyredemiyor. Gençliğinde veremli kız rolüyle herkesi ağlatan Çolpan İlhan, şimdi kendi ağlıyor, milleti verem ediyor. Hoş, gülüyor mu ağlıyor mu; o da belli değil. Dişçisi "YılınAltınDişÖdülü" nü fazlasıyla hak ediyor doğrusu. Neyse ki onun ardından gelen bir başka dizi, "Cemile", yanık kokusunu unutturuyor. Sessiz, sakin, abartısız bir yapım. Suyunu çıkarmadığı için, insan sıkılmadan izliyor. Ama orada da beni bir şey rahatsız etti. Beyefendi savcılık sorgusundan çıkınca, adamına diyor ki: "Haber herhangi bir gazetede çıkmadı, değil mi?" Adamı da "Çıkmadı" diyor. Beyefendi yine soruyor: "Nasıl başardın bunu?" Yanındaki, büyük bir iş başarmış edasıyla cevaplıyor: "Kimse, yılda milyonlarca dolarlık reklam gelirini kaçırmayı göze alamadı tabii." Yaaa?.. Demek gazeteler, reklam uğruna her şeye göz yumuyor, öyle mi?.. Peki, oldu. Madem niyetiniz böyle bir mesaj vermek; itirazımız yok. Zaten sansüre de kökünden karşıyız. Ama merak ettiğimiz bir şey var: "KurtlarVadisi" nin, gençleri kötü yönde etkilediğini öne süren gazeteci arkadaşların, böylesi ağır bir suçlama karşısında neden sessiz kaldığı.
Allah beterinden saklasın İnsan ömrüne bu kadar felaket sığabilir mi? "Yanık Koza" o kadar yanık ki, insan kokudan dizi mizi seyredemiyor. Gençliğinde veremli kız rolüyle herkesi ağlatan Çolpan İlhan, şimdi kendi ağlıyor, milleti verem ediyor. Hoş, gülüyor mu ağlıyor mu; o da belli değil. Dişçisi "Yılın Altın Diş Ödülü" nü fazlasıyla hak ediyor doğrusu.
