Kıbrıs Rum kesimi, baklavayı Yunan tatlıları arasında gösterdi. Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, Rumlar'ın tutumuna karşı "Ay-Yıldızlı" tepki ortaya koydu. Adalet Bakanı Cemil Çiçek de onu destekledi. Yunanistan'la aramızda, bu tartışma hiç sona ermez. İsviçre'de okuduğum yıllarda, Yunanlı bir okul arkadaşıma dolmanın Türk yemeği olduğunu anlatmakta o kadar zorlanmıştım ki! "Doldurmaktan" türeyen bir kelime olmasına ve "dolmaki" dedikleri dolmanın, onların lisanında hiçbir mânâ ifade etmemesine rağmen, arkadaşım ısrarını sürdürmüştü. Bir defasında da, Karamanlis'i (eskisini) ziyarete gittiğimde, kahve içmek istemiştim. O bana, "Türk" veya "Yunan" diye ayrım yapmadan "Nasılolsun?" diye sormuştu. Ben de aynı nezaketle, masanın üzerinde duran kahve fincanını işaret ederek "Bundanolsun" diye cevap vermiştim. Hepimiz, Atina'da en güzel yemekleri Türkiye'den göçen Rumlar'ın yaptığını ve en lüks lokantaların onlar tarafından işletildiğini biliyoruz. Aslında, bütün bu yemekler, imparatorluk kültürünün eseri. Yoksa gidin Kırgızistan'a veyahut Türkmenistan'a, burada yediğimiz yemeklerden hiçbir eser bulamazsınız. Bir başka pencereden baktığımız takdirde, Ege'nin iki kıyısına yerleşen iki millet, Türkler ve Yunanlılar, ortak bir kültür mirasına sahibiz. Bu yüzden baklavayı kavga konusu yapmaktansa, müşterek geçmişimizin bir zenginliği olarak görmek daha doğru.