Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa 29 Nisan 2006
Kahve bahane..
'Bir ölüm kaldıydı onu da gördüm..'

Kahve bahane..

"Bir kahvenin 40 yıl hatırı vardır.."
deriz ya hep.. Pekiy ya kahvehanelerin? Onların hatırları ne olmalı?
Onları da geberttik, öldürdük.. Kalanların çoğu ise kumarhane..
Ben fakir, bu İstanbul'un roman olmuş, öykü olmuş, şiir olmuş kahvehanelerine yetiştim..
Onlarda oturdum.. Muhabbetlere katıldım..
Bizim ilk gençlik zamanlarımızın en müşterek noktaları kahvehanelerdi..
Pub'lar, Amerikan barlar, kafeler ve şimdilerin vesaire vesaireleri ne sittirsin?
"Kısmeti kapalı bir gençliktik.." diyeceğim ama yine kendi hallerinde güzel günlerdi onlar..

Kahvehaneler..

Öyle pek kahve kültürüm olmamasına, oralara fazla bir takıntım bulunmamasına rağmen
İkbal Kıraathanesi' ni de Meserret' i de iyi bilirim.. Tozlarını koklamışımdır.. Müdavimleri olan yol yordam görmüş kişileriyle, adam gibi adamlarla alınıp verilir selamlarım olmuştur.. (Bazı kahvehaneler, "Kıraathane.." diye bilinirlerdi.. Yani okuma yerleri..)
Bir zamanlar Beyazıt Meydanı'ndaki Küllük Kahvehanesi' nin tadı doyumsuzdu.. Hele yanı başındaki Sahaflar Çarşısı'ndan çıkmışsan ve koltuğunun altında sevdiğin, okuma özlemiyle yandığın kitaplar varsa..
Zamanın ünlü yazarları, yazılarını çokça bu kahvehanelerde oturup yazarlardı.. İnsan üzerine yazarlardı.. İnsanı, göre koklaya yazarlardı..
Orhan Kemal, İkbal Kıraathanesi'nden çıkmazdı..
Küllük'ün, Meserret'in, İkbal Kıraathanesi'nin romanları, destanları, şiirleri yazılmıştır..
Ama yine kahvehanelerin en kralları mahalle, semt kahvehaneleriydi..
Eski zaman adamları hala o kahvehaneleri çok ararlar.. Hani artık bu şehirde parmakla gösterilecek kadar az kalmış o yerleri..
O kahvehaneler ki mahallenin, semtin en ayak altı yerlerinde ve çoğu bahçeli.. Yani olay şu ki hem yazlık hemi de kışlık.. (Gecenin çok geç saatlerinde bazı kanallarda, çok eski Türk filmleri oynatılıyor.. Onlarda bu dediklerime rastlayabilirsiniz..)
O kahvehaneler, yaz geldiğinde masaların, sandalyelerin bahçeye ya da yol üstüne, ağaçlar altına atıldığı (O zaman bu şehirde ağaçlar da vardı..) yerlerdi..
Nargilelerin fokurdadığı, çay kokularının etrafı sardığı.. Güncel tüm sorunların konuşulduğu.
Herkeslerin herkesleri tanıdığı.. Yaşlıların hep aşırı saygı gördüğü..
İcabında külhanilerin, bıçkınların racon kestikleri.. Mahalle, semt kızlarının önlerinden başları yere eğik, koşuştura koşuştura geçtikleri o kahvehaneler..
Kahvehaneler ki radyosundan birlikte öğle ve akşam ajanslarının dinlendiği, birlikte ahkam kesildiği.. Gelen tek gazetenin müşterek okunduğu..
Mahallerin delisiyle birlikte gırgır geçildiği o kahvehaneler, bir bir yok olup gittiler.. Tek tük kalanlara da kulak asma.. Ya kumar oynayan ya birbirlerinden habersiz işsiz, güçsüzler..
Ah o kahvehaneler ve o insanlar şimdi olacaklardı da günümüzün sorunlarını tartışacak, dişlerine göre olan tipleri sarrakaya alacaklardı ki, şenliğe bak..

Böylesine
muhabbetler..
- Mirim, ne olacak bu memleketin hali? Ekmeğe yine zam yapmışlar.. Fakir fukarayı hiç mi düşünmez bu Ankara'dakiler? Allah günah yazmasın ama ekmeğin halları da acayip.. Altı üstü 250 gram bir şey.. İçi boş.. Yarısı terkos suyu.. 6-7 kişilik bir aile günde kaç ekmek yer bilmez mi bunlar?

***

- Çek Mahmut Abim'e köpüğü bol, yandan çarklı bir kahve.. Tavşan kanı çaylar 4 oldu..
- Bilirler bilirler, fakir fukarının esas olarak hep ekmeğe, hem de kuru ekmeğe talim ettiğini bilirler.. Bu işler böyle gelmiş böyle gider.. "Yiğitlik olsun, oy torbası dolsun.." diye buğdayın taban fiyatını dünya fiyatlarının 2 misline çıkartırsan olacağı bu.. Tövbe estağfurullah, kötü konuşacağım şimdi..
Yahu şimdi sen hangi kıçına güvenerekten yapıyorsun bu işi? Parayı nereden bulacaksın? Yedi sülalene kadar borca batmışsın..
- Üstat bugünlerde benim basur yine azıttı.. Senin bildiğin bir çaresi var acep?

***

- Abi, o dübürü yere yakın softa bozuntusu var ya, hani sakalı koyvermiş, tespih elinde şeytan cebinde, günde 5 vakit namaz güya ama her türlü pislik onda.. Alacaksın o iblisi, tatlı tatlı yağını balını vereceksin, sonra doğru Galata Kerhanesi'ne.. Tamam mı? Sonra doğru 20 numarada Dağlar Kızı Reyhan'ın çalıştığı eve.. Teşkilatı yapacaksın bittabi.. Şahitlik mi, mahitlik mi olur bilmem ama hangisi uyarına gelirse..
Tamam mı? Parayı cepten vermezsem adam değilim.. Tamam mı? Dağlar kızına söyleyeceksin ki: "Çek buna bir acemi işi muamele ama feri feriştahı şaşsın.." Tamam mı? Çünkü şundan ki deyyusun Allah'ın adını ağzından düşürdüğü yok ama aklı fikri melanette.. Pislikte.. Çalmada, çırpmada..
Dağlar Kızı Reyhan'dan buna bir muamele ve de ağzı burnuna karışacak, şaşkınlıktan kıçı önüne düşecek.. Tamam mı? Sonra haftada 5 vakit aynı mekana dadanmazsa ben adam değilim.. Ondan sonra bak nasıl süngüsü düşer, etraflarda nutuk atıp dolaşır.. Anladın mı? Fenerini, kandilini söndürmezsem adam değilim, o dübürü yere yakın deyyusun abi.. Anladın yani? İpini pazara çıkartacaksın ki, sonra o biçim..

***

Kahvehanelere, yarınki pazar günü de değiniriz emi?
Fax : 0212 2815840
GÜNCEL
Tuvalet Tuvalet sürgünü
Toprak Mahsulleri Ofisi'nden 19 üst düzey bürokrat ve müşavir;...
Afiyet olsun!
Valilik iz peşinde!
İdamlık şarkıcı
'Hep fakir mi şehit olacak'
Ecelden kaçış yok
Halı cinneti
SPOR
Ya Ya düğüm ya düğün!
Fenerbahçe, Trabzon'dan üç puanla dönüp, rahatlamak istiyor.
Tek hedef 3 puan
Kaybetmek yok
Trabzonspor'da Yattara yedek
Önce kazanalım
Güreşte, Güzel de altın...
Çöpten çıkan yıldız
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
HAVA DURUMU
ISTANBUL - Yağmur 17 C,Yağmur 9 C
ANKARA - Kapalı 16 C,Kapalı 6 C
IZMİR - Yağmur 19 C,Yağmur 9 C
ANTALYA - Par. Bul. 22 C,Par. Bul. 13 C
ADANA - Kapalı 19 C,Açık 13 C
EKONOMİ
IMKB E: 44.745,540 D:% -1,34
DOLAR S: 1,328 D:% 0,15
EURO S: 1,650 D:% 0,37
AKTÜEL
GÜNE BAKIŞ
EKONOMİ
GÜNCEL
     
  Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa
     
     
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Üretim ve Tasarım  Merkez Bilgi Grubu