Yüce Divan'da aklanan HüsamettinÖzkan, suskunluğunu bozmuş, geçmişte kalan karanlık olayları aydınlatmaya başlamış, bizim medya da acayip sevindirik olmuş, "Karakutukonuştu" diye sayfalarca anlatıyor.
***
-Anayasa kitapçığını ne yaptınız? -Sezer'i siz mi önermiştiniz? Şimdi pişman mısınız? -Derviş olayı nasıl gelişmişti? -Öcalan niçin asılmadı? Falan filan...
***
Afferin size, yeni bir oyun buldunuz, "Siyasetısınıyor" yavesiyle artık şaklata şaklata sakız haline getirebilirsiniz hadiseyi...
***
HüsamettinÖzkan'ın içinde bulunduğu hükümet, Cumhuriyettarihinin görüp görebileceği en beceriksiz hükümetlerden biriydi. Ama nihayet beceriksizlik de bir noktaya kadar izah edilebilir. O hükümet esnasında, Türkiye ekonomisi dibe vurmuş, üretim 140 milyar dolarlara kadar düşürülmüştü. Bu da önemli değilse eğer... O dönem, maliye, siyaset ve medya işbirliği ile, Türkiye'nin en skandallı, en gözükara ve en kirli dönemine tanık olunmuştu. Sadece ekonominin değil, iş ahlakının, gazetecilik ahlakının ve siyaset ahlakının da dibe vurduğu bir dönem olmuştu.
***
Bunları Özkan' ın kişiliği ile birleştirerek söylemiyorum. Gerçek bir ahlakiçöküşdönemi yaşandığını hatırlatmak için söylüyorum. Medyanın Ankara'yı kullanmayı planlarken, siyasetin medyayı tepe tepe kullanmasının en yıkıcı örneklerinin yaşandığı bir dönem... Bilirim, gazeteciliğin hafızası yoktur da bu kadar da mı yoktur yani?