Türban ve din konularında ortaya çıkan anlaşmazlığın ve çatışmaların altında, toplumsalcehalet yatıyor.
***
Çok sık tekrarlanan bir yutturmaca var Türkiye'de: "Dindezorlamayoktur!"
***
Bana, içinde "zorlama" olmayan bir din gösterebilir misiniz? "Demokratik"birdin yani? Nasıl olacaksa! Ayrıca bana, kutsal kitaplardaki buyruklar ile kutsal kitaplar adına konuşan ulema tayfasının uydurduğu buyruklar arasındaki uçurumu izah edebilir misiniz?
***
Hatta o kadar zorlama vardır ki dinlerde, hiçbir din hakkında öyle kolay kolay konuşamaz, yazamazsınız. O sebeple, gelin Hristiyanlık adına konuşalım: İsa'ya inananların tam 1000 yıl, 1500 yıl hayatlarını burnundan getiren KatolikKilisesi, hiç "zorlama" yapmıyordu da, çok tatlı dilli, yumuşak başlı ve şefkatli bir şekilde mi davranıyordu? O vakit niye Protestanlık diye yeni bir çizgi icat ettiler. Neye baş kaldırdılar? Baskıya, zorlamaya baş kaldırdılar.
***
Dinde zorlama vardır. Buyruğun olduğu her alanda zorlama vardır. Devlette de zorlama vardır. Ailekurumunun hayatta kalması ve bekası için de çok çeşitli kural ve kaide dayatması vardır. Toplumsal hayatın belli bir nizam, intizam içinde yürümesi için de kanun zorlaması ve ayrıca sosyal kurallar çerçevesi, töreler, ananeler vardır.
***
Kim "Zorlama yoktur" diyorsa, inanmayın. Ya yalan söylüyordur, ya da şirin görünmeye çalışıyordur. Asıl hikaye zaten, dininzorlamaları ile devletin laisizmzorlamasının çatışması değil mi? Gırtlağına kadar cahil ve bilgisiz zümreler, bireyin dinini özgürce yaşaması ile toplumun dinselleştirilmesini birbirine karıştırdığı için anlaşmak imkansız hale geliyor.
***
Cumhurbaşkanı Sezer'e, toplumsal ve kamusal hayatın dinselleştirilmesine karşı çıktığı için saldırıyorlar. Asıl sebep bu!