Türk Telekom'da henüz özel sektör yönetim mantığı işbaşına geçmiş değil. Özelleşince hizmet kalemlerini, ürün çeşitliliğini artırması beklenen Telekom'da, hala işler devlet mantığıyla yürütülüyor. Tabii bu arada bazı ilginç olaylar da yaşanıyor. Örneğin, bir şirketin 2 telefonu borcundan dolayı kapatılıyor. Telefonların sahibinin, şirketteki 2 telefonun borcundan dolayı ev telefonunun da kapatılması üzerine gelişmelerden haberi oluyor. Yani önceden bir uyarı yapılmıyor. Abone bunun üzerine Türk Telekom'a gidiyor ve borçlarını ödemek istiyor. Sadece bir telefona ait borç çıkartabiliyor. Diğer numaraya tekabül eden borcu bulamıyorlar. Dolayısıyla, Telekom yetkililerinin beceriksizliği sebebiyle tahsilat yapılamıyor. AbonedefalarcaTelekom'agitmesinerağmen,diğernumarayaaitborcunubirtürlüöğrenip,ödeyemiyor. Aradan 2 ay geçince tekrar Telekom'a giden abone, "icraya verildiği" müjdesiyle karşılaşıyor. Bir Telekom yetkilisi zahmet edip de "Borcunuzunnekadarolduğunutespitettik,gelinödeyin" diyemiyor. Borcunu ödemek için çaba sarf eden abone de icraya veriliyor. Üzerine çeşitli masraflar da eklenerek. Nasıl, güzel değil mi? İstanbul'un gözde mekanlarından olan Ataköy'de bile Türk Telekom böyle çalışıyor. Özelleşmesine rağmen güzelleşemiyor...