"Tedirgin oldum. Yanlış yapıldı ve bunun önlenmesi gerekir. İşte benim korktuğum buydu. Seferihisar ve Maçka olaylarına durduk yerde gelinmedi. Yapılan yanlışlar bunu ateşledi. Yapılan yanlış, memleketin dirliğini sarsabilir. Oysa, Türkiye Cumhuriyeti'nin en büyük özelliği milletin birliğidir. Kürt kendisine 'Kürt' diyebilir, Türkmen kendisine 'Türk' diyebilir, diyebilmelidir. Ama, aralarında bir çekişme yaratılmamalıdır. Türk sözcüğü, bir kavramdır. Bir ırk devletinin adı değildir. Bu topraklarda yaşayan her insan bu kavramın içinde kendisine yer bulur. Eksik mi var, ihtiyaçlar eksik mi? Düzeltirsiniz, onarırsınız. Ama, 'Ayrı diller, ayrılıkçı yönetimler' derseniz, bunun önü alınmaz. Yazık edilir. Ben yıllarca, bu hassas çizgide çok sorun yaşadım. Bunları iyi biliyorum ve yanlış yapıldığını görünce de konuşmak mecburiyetinde kalıyorum..."