Demirel'den TAKVİM'e müthiş açıklamalar: Kürt sorunu dediğiniz nedir ki? Haklar, iş ve ekmek herkesin sorunu. Ayrılıklar kaşınırsa kavga çıkar, Yugoslavya'ya döneriz! .
Kürt milliyetçiliği veya başka bir grup milliyetçiliği yapmaya kalkarsanız, başka milliyetçilikleri ayağa kaldırırsınız. Bir tarafa ağırlık verildiğinde denge bozulur. Sonumuz Yugoslavya'ya döner.
"Ben Kürt'üm" diyen vatandaş ülkenin bir yerinde değil, her yerinde oturuyor. İstanbul, 1 milyon Kürt nüfusuyla en büyük Kürt şehridir. Türkiye'deki iç içeliği bozarsanız rahatsızlık olur.
"Kürt sorunu" dediğiniz olayın sorunu nedir ki, ne çare bulacaksınız? Hak eksikliği mi var, bu ülkede başkalarının da var. O zaman onun için hak getirecek değilsin, herkes için getireceksin.
Kimse "Federasyon çözüm olur" diyemez. Bunu dediği zaman, Anayasa'yı ihlal içine girer. "Ben Kürtler adına konuşuyorum" diyenlerin hiçbiri, Kürt halkının temsilcisi falan değildir.
***
İşi rayından çıkarmayın!
Başbakan'ın "Kürt sorunu" ifadesine Demirel'in yorumu: Bir etnik grubu memnun etmeye kalkışırsanız, diğerleri ayağa kalkar. Hır çıkar. Bu işleri kaşımayın. İnsanoğlunu rayından çıkarmaya gelmez. Yugoslavya'ya döneriz!.
Türk siyasetine uzun yıllar yön veren 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, son günlerde yaşanan gelişmeleri ve tartışılan konuları TAKVİM'e değerlendirdi. Demirel; terörden Güneydoğu sorununa, Kıbrıs'tan siyasete kadar birçok önemli konuda gündemi belirleyecek açıklamalar yaptı.
- Güneydoğu'daki son gelişmeler ve Başbakan Erdoğan'ın açıklamaları için ne diyorsunuz?
- Sayın Başbakan'ın kendisi de söyledi, tek bayrak, tek devlet, tek millet. Bundan vazgeçmeyeceğiz, dediği şey üniter devlettir. Başbakan'ın söylediği şeylerden kimse başka mana çıkarmamalı.
- Federasyonun çözüm olduğunu söyleyenler var. Federatif bir yapıya doğru gidiş mi var?
- Bunu kimse diyemez. Dediği zaman, Anayasa'yı ihlal içine girer. Onu hangi resmi ağız telaffuz ederse, Anayasa'nın üçüncü maddesine aykırıdır böyle konuşmak. (Anayasa Madde 3: Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçe'dir.) Bölünmez bütünlüğe ters hiçbir şey olmaz. Bugün Türkiye'de aslında "Ben Kürt'üm", "Ben Türk'üm", "Çerkez'im", "Arnavut kökenliyim", "Gürcü kökenliyim" diyen vatandaşlarımın hiçbirinin sorunu yok. Böyle bir sorun vatandaşın zihninde yok. Bunu vatandaşın zihnine koymak yanlıştır.
'İkinci cumhuriyet yok!'
Durup durduğunuz yerde bir rahatsızlık çıkarmaktır. Bu ülke bir bütündür, bu bütünün muhafaza edilmesi gerekir. Zaten bugün değil, 800 senedir bütünüz biz. Bunu bugün zedelemenin manası yoktur. Yarın, "Kürt halkının adına konuşuyoruz" diyenlerin hiçbirisi Kürt halkının temsilcileri falan değildir. Türkiye Cumhuriyeti'nde ikinci bir cumhuriyet yoktur. Tek bir devlet vardır, tek bir cumhuriyet vardır. Hangi kökenden gelirseniz gelin, hangi dini kökenden gelirseniz gelin, Anayasa vatandaşlığı ile Türkiye'ye bağlı olan herkes Türk'tür. Yani böyle denildiği zaman kimseye "Kürt'üm diyorsun ama değilsin, sen Türk'sün" diyen yok. Yani milletin ferdi olarak Türk'tür, ama etnik menşei itibarıyla şu veya bu kökene bağlı olabilir. Herkes bu ülkenin kaderinde müşterektir.
Mostar'dan acı bir ders
Mostar şehrinde Hırvatlar, Sırplar ve Boşnaklar beraber yaşıyorlardı. Komşu, dost olan insanlar birbirlerine girdiler. Sonra Hırvatlar ile, Boşnaklar ile bir olup, Sırplar'a karşı savaşmak zorunda kaldılar. Buna rağmen köprüyü de uçurdular. Nedeni bu köprünün Osmanlı eseri olması. Bunun oradaki sahibi Boşnaklar gibidir. Müslüman olan Türklük'ü, Osmanlılık'ı benimseyen Boşnaklar'dır. Onlara kalmasın diye uçurdular. Bana adam dedi ki: "Komşuyduk, her gün beraberdik, oturur kalkardık. Adam, bu kargaşa olduktan sonra geldi benim karımı öldürdü." İnsanoğlunu rayından çıkarmaya gelmez. Onun için diyoruz ki: "Kürt milliyetçiliği veya başka bir grup milliyetçiliği yapmaya kalkarsanız, başka milliyetçilikleri ayağa kaldırırsınız. Kavga olur." Halbuki Türkiye tümüyle bir millet olduğu zaman; ekmek hepimizin, su hepimizin, toprak hepimizin, her şey hepimizin. Ve "Ben Kürt'üm" diyen adamın sıkıntıları yoksulluk, işsizlik, çaresizlik, parasızlık, pulsuzluk, bakımsızlık. Buna çare bulunacak. Yani "Kürt sorunu" dediğiniz olayın sorunu nedir ki, ne çare bulacaksınız. Hak eksikliği mi var, başkalarının da var. O zaman onun için hak getirecek değilsin, herkes için getireceksin.
