Brüksel'deki beşli zirvedeki anlaşmaya göre, Türkiye'nin sözlü güvencesi yetecek. Nihai bildiride Türkiye'nin iyi niyet beyanı AB tarafından not edilecek ve Türkiye'nin ayrıca bir deklarasyon yayımlamasına gerek kalmayacak. Müzakereler sadece 'Kopenhag kriterleri' çerçevesinde netleştirilecek 'Kalıcı kısıtlama' ifadesi, 'gerektiğinde kısıtlama getirilebilecek' şeklinde değiştirildi. Müzakereler kesildiği taktirde, Türkiye'nin birliğe 'sıkı bağlarla bağlanması' kararı Türkiye'ye bırakıldı. Taslağın sonunda yer alan ve müzakereler üyelikle sonuçlanmazsa Türkiye Avrupa Birliği'ne kuvvetli bağlarla bağlanır ifadesi de değiştirildi. Bunun yerine Türkiye eğer müzakerelere devam etmek istemezse Avrupa Birliği'ne kuvvetli bağlarla bağlanmayı talep eder ifadesi yer alacak. Bu değişim AB'nin elinden önemli bir koz alıp insiatifi Türkiye'ye bırakıyor. Nüfus dolaşımı ve tarımla ilgili konulardaki kısıtlamalarda kalıcı yerine gerektiğinde kısıtlama uygulaması terimi getiriliyor.