Kızı ve iki torununun katil zanlısı olarak yakalanan Okan Ç.'nin abisi Gökhan'la yan yana gelen Neriman Tiftik, "5 lira için gitti kızım" diye gözyaşı döktü. Gökhan, "Eğer kardeşim suçluysa idam etsinler umurumda olmaz" dedi.


'Kardeşin üç tane evladımı aldı elimden'

Kızı ve iki torununun katil zanlısı olarak yakalanan Okan Ç.'nin abisi Gökhan'la yan yana gelen Neriman Tiftik, "5 lira için gitti kızım" diye gözyaşı döktü. Gökhan, "Eğer kardeşim suçluysa idam etsinler umurumda olmaz" dedi..

* Kızı ve iki torununu toprağa verdiği günün ertesinde programıma misafir oldu Neriman Tiftik... Sesi çıkmıyordu. Bitkindi... Ne yaptığını bilmez haldeydi... Katile "Kimsin?" diye seslenebiliyordu sadece... "Evlatlarımı aldın, beni seyrediyorsun, biliyorum. Kimsin?"

* Görgü şahitleri konuştukça, meraklar arttı. Yüzbinlerce mesaj, yüzlerce mektup alıyordum. Katil elini kolunu sallayarak dolaşmaya devam ettikçe öfke büyüdü. Gözümüz kulağımız İstanbul Emniyeti'nden gelecek mutlu habere kilitlendi.

* Ve 30'uncu günün sabahı, müjdeli haberi tüm Türkiye, İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın ağzından öğrendi. Katil zanlısı rekor bir sürede gözaltına alınmıştı. Zanlı, İlknur'un alt kat komşusu Gökhan Ç.'nin 23 yaşındaki erkek kardeşi Okan'dı...

25 yaşındaki İlknur, 4 yaşındaki Batuhan ve 1.5 yaşındaki İnci... Bir aile yok oldu... Katledildiler... Her biri sayısız bıçak darbesi aldı. Önce İnci... Korkudan ağlamaya başlayan minik kız aldı bıçak darbelerini... Annesinin gözü önüne yığıldı. İlknur'un elleri arkadan bağlanmıştı. Yine de mücadele etti. Dakikalarca yalvardı ama durduramadı katilini... Bu mücadele sırasında 27 bıçak darbesi aldı genç kadın... Bir ara kan kaybından baygınlık geçirdi. Anne kızın öldüğünü sanan katil, odasına saklanan Batuhan'a yöneldi. Ortada şahit kalmamalıydı. Batuhan'ın otistik oluşu, rahatsızlığı nedeniyle konuşamaması bile değiştirmedi bu fikrini... Bu arada minik İnci gözlerini açtı. Katilin düşüncesinin aksine ölmemiş, yaşıyordu. Annesini yere kıvrılmış görünce emekleyerek yanına gitti, kollarının arasına sokulup yattı. Katilsalona tekrar girdiğinde bu manzarayı görerek ölmediğini anlayıp son darbeyide vurdu minik bebeğe... Ev darmadağınıktı... İlknur'un 'Hiç param yok' diye dakikalarca anlatmaya çalışmasına rağmen didikdidik etmişti her yanı... Bulabildiği sadece 5 liraydı... Tahsin'in eve süt ve ekmek alınması için bıraktığı 5 adet birer liralık bozuk para...Üçünün de öldüğüne emin olunca, soğukkanlılıkla, üzerini İlknur'un eşi Tahsin Bey'in kıyafetleriyle değiştirdi. Kendi giysilerini ve bıçağını naylon poşete koydu, doğalgazı açtı, 5 lira ve İlknur'un ikinci el telefonuyla evden ayrıldı. Oysa İlknur ölmemişti. Katil evden çıktıktan sonra yine ayağa kalktı. Önce cama koştu. Yardım istedi ama sesini duyuramadı. Çocuklarının öldüğüne inanmak istemiyordu. Son bir gayretle 4 kat aşağıya indi. Ancak bulunduğunda, dermanı kalmamıştı. Sadece eliyle yukarıyı işaret edebildi. Hastane yolunda da hayatını kaybetti. Polis kayıtlarına "Gaziosmanpaşa cinayeti" olarak geçti yaşananlar... Gönüllere ise "vahşet"olarak kazındı...