Hamas'ın genç militanları şimdi sokakta devriye gezip asayişi sağlıyor. Fotoğraflar çektiğimi görünce biraz da sinirli yanıma geliyor
-Sen nereden geliyorsun ne çekiyorsun? - Türkiye'den. Gazeteme çekiyorum fotoğrafları
- Türk müsün, Müslüman mısın yani? - Türküm ve elhamdülillah Müslüman'ım.
- Pasaportunu göster bana - Al işte burada. Ama böyle kızgın durma. Hem benim gazetem Filistinli Çocuklar için yardım kampanyasını destekliyor. (kampanyayı anlatıyorum)
- Buna çok sevindim. Gururlandım. Gel seni bir kucaklayayım (kucaklaşıyoruz) - Adın ne senin, kaç yaşındasın?
- Sait. 19 yaşındayım. - Ne yaptın bombalar patlarken?
- Haftalardır evime gitmedim. Hep kışlada mevzide ya da sığınaklarda nöbetçiydim. Yanımda 2 arkadaşım şehit oldu. Beton bariyere top mermisi düştü beton parçaları vücutlarına saplandı. 2 gün gömemedik yoğun ateş altındaydık. Kusura bakma, İsrail ajanları gazeteci kılığında girip askeri yerlerimizi tespit ediyor... - Sorun değil hepimiz kendi görevimizi yapıyoruz.