Frane Selak, şu anda 80 yaşında olan emekli bir öğretmen olarak Hırvatistan'da yaşamını sürdürüyor... Hayatı inanılmaz olaylarla dolu olan Frane, hem çok talihli hem de çok talihsiz biri. İstanbul'da yaşayan ailesi 1920 yılında, Yugoslavya Krallığı'na göç ediyor. Hırvat olan Selak ailesinin 3. çocuğu olarak 1929 yılında dünyaya gelen Frane, çok ateşli bir hastalığa yakalanıyor.

Tren nehre uçtu
Aylarca büyük acılar çeken minik yavru, doğadaki mucizelerle sağlığına kavuşuyor. Küçük ve genç yaşlarında birçok irili ufaklı kazalar atlatan Frane, hepsinden yara almadan kurtulmayı başardı. İlk ölümkalım savaşını ise 1962 yılında veren Frane, Saraybosna'dan Dubronik'e giden bir trene bindi. Raydan çıkan trenin birkaç vagonu nehre uçtu. Bu feci olayda 17 kişi boğularak hayatını kaybederken, Frane yaralı olarak hastaneye kaldırıldı.

Uçaktan düştü
Yaklaşık 3 ay tedavi gören Frane'nin iyileşmesi "mucize" olarak değerlendirildi. Bu olaydan 1 yıl sonra Zagrep Havalimanı'ndan uçağa binen Frane, kalkıştan sonra büyük bir faciayla karşı karşıya kalacağından habersizdi. DC-8 tipi uçağın kapısı, havalandıktan birkaç saniye sonra açıldı. Uçaktan düşen 20 kişiden biri olan Frane, 4 ay hastanede tedavi gördü ve sağlığına kavuştu. Uçaktan düşen 20 kişiden sadece Frane hayatta kalırken, bu olay o tarihte günlerce konuşuldu.

Belgesel modası
Yaşadığı talihsizlikler nedeniyle, gittiği her yerde bulunduğu her ortamda başkaları tarafından korkuyla izlenen Frane, Zagrep'ten ayrılmaya karar verdi. O tarihten sonra bir daha uçağa binmeyen Frane, 1966 yılında bir otobüs yolculuğuna çıktı. Ancak aşırı yağmur nedeniyle nehre uçan otobüs, 4 kişiye mezar oldu. Talihsiz adam ise kazayı küçük sıyrıklarla atlattı. Yaşadığı olaylar nedeniyle ünü kısa zamanda tüm dünyaya yayılan Frane, birçok ülkedeki belgesellere konu oldu. Hatta ailesi bile Frane ile uzun yolculuklara çıkmak istemedi. O tarihlerde gittiği yakın bir dostu Frane'e, "Yaşadığın bu talihsizlikler birgün son bulacak. O günden sonra şanslı bir adam olarak hayatını sürdüreceksin. Bu şimdi inandırıcı gelmeyebilir ama haklı çıkacağımı biliyorum" dedi. Frane, bu konuşmalara güldü. 1970 yılında yeni satın aldığı otomobille bir arkadaşını ziyarete giden Frane, dönüşte yine bir talihsiz olayla karşı karşıya kaldı.