Yoksulluk sınırının bin TL civarında hesaplandığı Türkiye'de, yeni göreve başlayan bir polisin aylığı son derece düşük. Polisin belini en çok kira büküyor. Büyükşehirlerin neredeyse tamamında aynı sıkıntı var. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana gibi büyük şehirlerde görev yapan polisler, ya maaşlarının yarısını kiraya vermek zorunda kalıyor ya da uzak bölgelerden ev tutarak vakitlerini yollarda harcıyor. Büyük sıkıntılardan bir diğeri ise Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri'ndeki güvenlik endişesinden kaynaklanıyor. Emniyet'in verilerine göre, 2005 sonu itibarıyla Türkiye genelinde polislerin kullandığı toplam 37 bin 199 lojman bulunuyor. Lojmanlaşma oranı halen yüzde 19 seviyesinde; yani her 100 polisten ancak 19'u lojmanda oturabiliyor. Bu da polislerin büyük çoğunluğunun kirada oturduğunu gösteriyor. Özellikle TOKİ ile yapılan anlaşmalarla yeni lojman tahsis etme çalışmaları sürüyor.

Lojman sıkıntısı
36 ilde yapımı devam eden 5 bin 434 konutun Emniyet'e geçmesiyle, Türkiye genelindeki lojmanlaşma oranı yüzde 22'ye çıkacak. Ancak şu ana kadar yapımına başlanan 10 bin adet konutun 5 bin 880'i emniyet teşkilatına teslim edilerek polislerin kullanımına verildi. Polisler sürekli çalışmalarına rağmen devletten çok cüzi miktarlarda mesai parası alıyor. Ama Maliye Bakanlığı'nda çalışan bir memur saat başına 2.5 TL alıyor. Bu da polislerin emeklerinin karşılığını alamamaları anlamına geliyor. Ortalama günde 15 saat çalışan bir polis, 7 saat mesai yapmış oluyor ve 15 YTL ek ücret alması gerekiyor. Buna bir de resmi tatiller ve hafta sonu mesaileri eklenirse, polisler maaşlarının 2-3 katı kadar mesai ücreti alması gerekiyor.