Soğuk algınlığından korunmak için fiziksel temastan uzak durmalı, öksürürken ağzınızı iyice kapatmalısınız....
Soğuk algınlığı kişiden kişiye bulaşır. Başlangıçta bu bulaşmanın "damlacık enfeksiyonu" ile yani aksırma, öksürme ile etrafa saçılan damlacıkların içindeki virüslerin havada kalması ile olduğu sanılmaktaydı. Ancak şimdi mevcut kanıtlar bulaşmanın virusu almış hastanın elinden hassas insanlara geçmesi ve hassas bireylerin de nazal (ağız-burun) mukozalarına sürmeleri ile olduğu yönündedir. Bu nedenle soğuk algınlığının bulaşmasını engellemenin yolu ellerin sık yıkanmasıdır. Araştırmalar havanın soğukluğunun soğuk algınlığı hastalığının başlaması ve seyretmesi ile ilişkili olmadığını göstermiştir. Üstelik bu araştırmalara göre stres, üst solunum yollarını etkileyen alerjiler ve adet dönemlerinin hastalığa yakalanma riskini artırdıkları saptanmıştır.
Öksürük ikiye ayrılıyor Soğuk algınlığına birçok virüs sebep olabileceği için de vücut hiçbir zaman bu virüslerin tümüne direnç geliştiremez. Bu sebeple her sene tekrar tekrar soğuk algınlığı geçirilebilir. Bu bulgulara 39 dereceyi geçen ateş, sürekli ya da çok kıvamlı balgam üreten öksürük, nefes alırken ağrı, devamlı kulak ağrısı, şişmiş lenf bezleri, yutkunurken zorlanma eklenirse mutlaka bir hekime görünmekte fayda vardır. Soğuk algınlığında belirtiler giderilerek hasta rahatlatılır. Bazı ilaçlar birden fazla etken madde içermektedirler. Hekiminiz bu maddelerin ne olduklarını bilip sadece ihtiyaç duyulan etken maddeleri içeren ilaçları size önerecektir. Ağrı kesici ve ateş düşürücüler kullanılmaktadır. Hapşırık ve kaşıntı semptomlarını azaltmak için antihistaminikler (alerji önleyiciler) kullanılmaktadır. Burun tıkanıklıklarının giderilmesi ve üst solunum yollarındaki konjesyonu (damarda kan toplaması) azaltmak için dekonjestanlar kullanılmalıdır. İki farklı türde öksürük vardır. Eğer balgamlı bir öksürük var ise balgamın sulandırılıp solunum yollarından atılabilmesi için ekspektoran içeren bir öksürük şurubunun kullanılması gerekir. Eğer kuru, gıcık yapıcı türde ve özellikle akşamları rahatsız eden bir öksürük var ise antitüssif özellikteki ilaçların kullanılması uygundur. Antitussifler beyindeki öksürük merkezini baskılayarak öksürüğün kısır döngüsünü kırar ve öksürüğün sayı ve şiddetini azaltırlar.