Gebeliğin üçüncü ayında kan hacmi yüzde 50 artar. Kırmızı kan hücreleri daha az görülür. Buna fizyolojik anemi denir.
Kanda bulunan kırmızı kan hücreleri (eritrosit) tüm vücuda oksijeni taşırlar. Kansızlık bu hücrelerin azalmasına bağlıdır. Gebelik sırasında hafif derecede kansızlık sık görülür. Üçüncü gebelik ayından sonra kan hacmi yüzde 50 artar. Kırmızı kan hücreleri bu artan kan içerisinde kısmen az olarak görülmelerine, fizyolojik anemi denir. Gebelik öncesinde de anemi mevcutsa, bu durum gebelikte daha belirgin hale gelir. Şişman gebelerde, ikiz gebeliklerde kansızlık daha belirgindir. Gebelikte kansızlık; aşırı yorgunluk, stres ve hastalıklara yatkınlığa neden olur. Kansızlık hafif ise genellikle bulgu vermez. Daha ağır kansızlık durumlarında ise aşırı yorgunluk, halsizlik, solukluk, nefes darlığı, çarpıntı, baş dönmesi, baş ağrısı, baygınlık ve erken doğum görülebilir. Kansızlığın pek çok sebebi olmasına karşın yüzde 95'i demir eksikliğine bağlıdır. Demir kırmızı kan hücrelerinin üretilmesinde önemli rol oynayan bir mineraldir. Gebelik öncesinde günlük demir ihtiyacı 15 mg iken, gebelikte 30 mg'a çıkar. Demir ihtiyacı gebeliğin 3. ayından sonra başlar. Gebelikteki ihtiyacı sadece gıdalardan karşılamak zordur.
Demir ilaçları kullanın Gebelik tespit edildikten sonra kontrollerde düzenli olarak kan sayımı yapılmalıdır. Demir eksikliğine bağlı kansızlık genellikle gebeliğin 20'inci haftasında ortaya çıkar. Bu durum tespit edildiğinde veya edilmeden önlem olarak demir ilaçları kullanılır. Demir içeren ilaçlar mide bulantısı ve kusmaya neden olduğundan gece yatmadan önce alınması önerilir. C vitamini ile birlikte alınması emilimini arttırır. Eğer herhangi bir demir ilacı yan etki (bulantı, kabızlık gibi) yaparsa başka bir demir ilacı kullanabilir.