Geçen hafta yayınlanan "Issızlık da umut verir" başlıklı yazıma sizlerden ve facebook'tan pek çok yorum geldi. Meğer hepimiz ne kadar yaralıymışız. Yazımı özetleyecek olursak; ... Bir erkek neden kaçar? "Issız adam" filmini seyredenlerin bile bunun cevabını tam olarak bulduklarını sanmıyorum. Evet, erkek bir kadına aşık olacağını anladığı anda ondan uzaklaşmaya başlar. Yıllar geçse de onu unutamaz ve bu aşkı itiraf edemez. İçine atar. Giderek de ıssızlaşır. Ancak etrafımızdaki erkeklere "neden bir ilişkiden kaçarsınız?" diye sorduğumuzda bakın neler diyorlar? Anlattıkları genelde üç maddede özetlenebilir: İşim ve hayat tarzım bir ilişkiyi kaldırmıyor. Kıza değer verdiğim için ona zarar gelmesini istemiyorum. Bir süre sonra kız daha sık aramaya, sormaya başlıyor. Kıskançlıklar ve sahiplenmeler başlıyor. Sıkılıyorum. Etrafta çok sayıda kolay kadın var. ... Onlara "tek gecelik ilişkiler sizi mutlu ediyor mu?" diye sorduğumuzda; bu kez de "erkeklere çok farketmiyor gibi gözükse de her erkek sarılıp uyuyacağı bir kadını arar." diyorlar. Yani, onlar da sağlıklı ve güzel bir ilişki istiyorlar. Ama yine de tam bulacakken kaçıyorlar. İşte düğüm de burada sıkılaşıyor. ... Bu nokta da kadının mı erkeğin mi aslında daha güçlü olduğunu anlıyoruz. Görünenle içerde yaşananlar ne farklı...