Operasyon sonrasında nüks edip etmeyeceği belirlenmeden ameliyat için karar verilmemeli.
1) Kanser olduğu iğne biyopsisi ile saptanmış her türlü nodül nodüller, 2) Dışarıdan estetiği bozacak kadar dikkat çeken büyük soğuk nodüller 3) İlaçla tedaviye olumlu cevap vermeyip büyümeye devam eden nodüller 4) Gırtlağa baskı, ciddi yutkunma güçlüğü, boyun damarlarına ileri düzyde baskı yapan 2 cm'in üstündeki nodüller 5) Uzun süren tiroid iltihabı nedeniyle tiroid dokusunun çoğunun harap olduğu zemininde gelişmiş birden fazla nodüller (sıcak, soğuk, ılık olması fark etmeksizin) 6) Vücudun herhangibir yerinde saptanan tiroid kanseri yayılması durumunda tiroidde bulunan nodül (nodülün hiç bir ayrıntısına bakılmaksızın)
Nodüllerde ameliyat kararı verilmesi Ülkemizde nodüllere tedavi amaçlı olarak ameliyat yapılması sık karşılaşılan bir durumdur. Aynı şekilde, ameliyat sonrasında kalıntı dokuda (bakiye parankimde) tekrar nodül oluşumu (nüks nodül) ve tekrar ameliyat olma ihtiyacı da nadir değildir. Bunun nedeni; çoğunlukla ameliyat kararı verilmeden önce bazı tetkiklerin yapılmayışı, her hastanede bu tetkikleri yapacak teknik imkanın ve deneyimli uzmanın bulunmayışı ve en önemlisi ameliyat kararının çok aceleye getirlmesidir. Halbuki, hiç bir nodül ACİL AMELİYAT GEREKTİRMEZ Ultrasonografi ile nodüllerin sayısı, boyutu, içeriği, sintigrafi ile nodülün fonksiyonu, kan hormon ölçümü ile nodüllerin ve tiroid bezesinin hormon durumu, kanda tiroid oto-antikorları ölçümü ile tiroid dokusunun durumu ve nodüllerin nedeni, ameliyat sonrasında nüks ihtimali olup olmadığı, ultrasonografi eşliğinde ince iğne aspirasyon biyopsisi (İİAB) ile her bir nodülün içeriğinin kanser olup olmadığı anlaşılmadan ameliyat kararı verilmemelidir. Aksi halde, ilk ameliyattan sonra kanser çıkması durumunda riski yüksek 2. ameliyat yapılması ve hatta 3. ameliyat yapılması nadir değildir.