Şampiyonluk adaylarının haftayı 1'er puanla kapatmasıyla maça büyük bir moralle çıkan Beşiktaş, seyircisinin de olağanüstü desteğiyle oyuna çok süratli başladı. Eskişehirspor 2.05 metre boyundaki kalecisi ve uzun iki stoperiyle kalesine gönderilen yüksek toplarda avantajını iyi kullanarak 35. dakikaya kadar maçı berabere getirdi. 35. dakikada arka direğe yapılan ortayı Sivok, akıl dolu bir kafa vuruşuyla çime çarptırınca olağanüstü uzun kaleci Ivesa'nın yapacağı bir şey kalmadı ve top ağları buldu. Golden biraz önceki pozisyonda Tello'nun kornerinin çizgiyi geçip geçmediğni net olarak göremedik. Ama seyirci çizgiyi geçtiğine o kadar emin ki ilk yarı boyunca hakeme intizarlar devam edip durdu. İlk devre Beşiktaş oyuna tamamen hakimdi. Eskişehirspor Serdar ve taraftarlarla arasını bir türlü düzeltemedeği için Beşiktaş'taki futbolcu kıyımına uğrayan yetenekli ve süratli Youla ile etkili olmaya çalıştı. Siyah-Beyazlılar'da İbrahim Toramanın, Youla'nın yanından bir an olsun ayrılmayarak bu planları bertaraf etti. Beşiktaş'ta ilk 45 dakikada vasatın altında futbol oynayan kimse yokken Tello arkadaşlarına nazaran biraz daha ön plana çıkan isim oluyordu. İkinci yarı yine tartışmalı bir kararla başladı. Nobre, kaleciyi çalımladı ve kendini yerde buldu. Hadi bakalım müdahale var mı yok mu? Penaltı mı değil mi? Peki penaltı yoksa sarı kart nerede? Ama seyirci yine kararını verdi. Hakeme belalar, belalar... Son maçların çalışkan futbolcusu Nobre, Holosko'nun asistini gole çevirerek skoru 2-0'a getirmenisine rağmen belalar devam etti. Yıl sonu mali bilançolarında Beşiktaş'ın aldığı para cezaları da önemli bir yekün tutuyor. Hayırlısı Bu arada karşılaşmanın sonlarına doğru Siyah-Beyazlı taraftarlar "Yönetim uyuma basketbola sahip çık" diye tempo tuttular. Ben de buradan "Yönetim uyuma, altyapıya sahip çık" diye sesleniyorum kendilerine. Sonuçta ise Beşiktaş, rakiplerin kaybettiği haftada hem altın değerinde bir 3 puan, hem de önümüzdeki hafta oynanacak Fenerbahçe derbisi öncesi önemli bir moral buldu.