Başta Milano olmak üzere birçok farklı ülkede modellik yapan Seda Ertan, bu anlamda kendini yerli modellerden ayırıyor.
Ankara'da dünyaya gelen Seda Ertan, kalbinin sesini dinledi ve üniversite eğitimini yarıda bırakarak mankenliği seçti. Bir arkadaşını almak için gittiği modellik kursunda keşfedilen Ertan, podyuma ilk kez 16 yaşındayken çıktı. Seda Ertan, 3-4 yıl Türkiye'de mankenlik yaptıktan sonra 2 yıl da modanın başkentlerinden Milano podyumlarında boy gösterdi. İşte karşınızda Türkiye'nin en beğenilen mankenlerinden Seda Ertan ve açıklamaları...
* Türkiye'deki modellikle Avrupa'daki modelliğin arasındaki fark ne? Avrupa'daki modellerle çok fark var. Biz Türkiye olarak Avrupa'daki modellerden 50 yıl gerideyiz. Avrupa'daki birçok model Türkiye'yi Afganistan gibi görüyor. Milano'dan sonra Amerika'da Atıl Kutoğlu'nun defilesinde birlikte podyuma çıktığım Karolina Kurkova da benim Türk olduğuma inanmadı. Ülkemde kapalı olup olmadığımı sordu. Avrupa'da Carmen Kaas ve Eva Herzigova gibi dünyaca ünlü modellerle aynı podyumu paylaştım. Avrupa'da modelliğin keyfini aldım. Türkiye'ye döndüğümde sistemin çok farklı olduğunu ve farklı ilişkilerle devam ettiğini görünce çok üzüldüm. Türkiye'yi Avrupalılar çok kapalı bir ülke olarak biliyor. Çok güzel bir reklam filmi çekerek Türkiye'nin ne kadar modern bir ülke olduğunu Avrupa'ya duyrulması gerektiğini düşünüyorum.
* Türkiye'nin en iyi modeli olduğunuzu söylemişsiniz, bu doğru mu? Benim böyle bir iddiam yok ama Türkiye'de dünyada tanınmış birçok top modelle aynı defileye çıkıp, aynı ajansta olan tek Türk manken benim.
* Sizin diğer mankenlerden farkınız ne? Herkesin duruşu ve profesyonelliği kendine göre çok ayrı ama ben çok disiplinli olmamı farklılık olarak görebilirim. Çünkü dediğim gibi 16 yaşında başladım mankenlik mesleğine. 8-9 yıldır bu işin içindeyim hiçbir zaman defileye denilen saatten farklı bir saatte gitmedim ve ben hiçbir zaman ağzımda sakızla prova yapmadım. 1990 doğumlu mankenlere bakıyorum hiçbiri işini ciddiye almıyor. Belki mankenliği bir geçiş olarak kullanıyorlar ama ben modelliği gerçekten hakkı ile yaptım. 50 yıl sonra benim içim rahat olacak. Ben bu işi hakkıyla yaptığıma inanıyorum. Bu kendimle ilgili bir savaştı ve ben bunu başardım. Kimsenin beni takdir etmesine ihtiyacım yok.
* Türkiye'de en iyi mayoyu taşıyan model olduğunuzu söylemişsiniz... Ben öyle bir şey demedim. O bir kampanya ile ilgili bir işti. Bir mayo mankeniyseniz demek ki vücudunuz iyidir.
* Yaşadığınız ilişkiler içinde unutamadığınız var mı? İlişkilerim içinde unutamadığım yok. İnandığım bir insanla bir yola çıktım her seferinde, olmadı, anlaşamadık. Evlilikler de bitiyor. Unutamadığım değil ama düşündüğüm zaman çok keyif aldığım ilişkilerim oldu. Hepsini öyle sayabilirim. Unutamadığım olsa o insanla devam ederdim.
* Çok sevdiğiniz biri için ağladığınız oldu mu? Tabii ki oldu. Aşk çok plansız yaşanan bir şeydir. Ben de insanı duygularla yaşayan biriyim. Çok robot gibi ilişki yaşayan insanlar görüyorum çevremde, benim kalbimi ısıtmıyorsa o ilişki hiç başlamaz. Dolayısıyla ağlamam da başlaması kadar normal bir şeydir bu işin.
* Hedefleriniz ne? Jia aksesuar firması ile 3 yıllık anlaşma yaptık. Jia'nın hem marka yüzüyüm hem de marka danışmanıyım. 3 yıl bu marka ile ilgileneceğim. Kendime biraz güvendiğim zaman ve ekonomik anlamda biraz daha rahatladığım zaman kendi adıma bir tasarım ofisi açmayı düşünüyorum.
* Sizin dönüm noktanız neydi? Milano'ya gitmem ve orada modellik yapmam oldu.
* Nasıl erkeklerden hoşlanırsınız? Benim tipim tam bir İstanbul beyefendisi. Konuşmasından zevk alacağım. İnsanların yaklaşmaya biraz çekindiği herkesin ulaşamadığı erkekler benim dikkatimi çekiyor. Çünkü bu tip erkekleri çok karakterli buluyorum. Cıvık erkek tipini sevmem. Benim erkeğim asil olmalı. O yüzden de kolay bulamıyorsun böyle insanları.
* Saplantı derecesinde tutkulu bir sevgiliniz oldu mu? Saplantı derecesinde hiç ilişkim olmadı. Aşık olmak saplantılıksa tüm birlikteliklerim saplantı derecesinde aşk oldu.
* Bir erkeği baştan çıkarmak için ne yaparsınız? Özel bir çaba sarf etmem. Zekamı kullanırım.
* Kendinizi seksi buluyor musunuz? Aynaya baktığımda kendimi hiç seksi bulmuyorum, ama beni seksi bulanları da anlayabiliyorum.
* Vücudunuzda en beğendiğiniz ve en beğenmediğiniz yer neresi? Genele baktığım zaman çok beğenmediğim bir yer yok. Detaylandırmak gerekirse gözlerimi, dişlerimi, elimi ve ayağımı beğenirim. Eli ayağı düzgün bir insanım ben.