Cesur ve duyarlıyım
Oyuncu Ekin Türkmen, birçok sosyal sorumluluk projesinde yer alıyor. Türkmen, 'Bir şeyleri değiştirmek, yenilenmek, ilerlemek mümkünse elimi taşın altına koyarım' diyor....
Ekin Türkmen'le ilk tanışmamız atv'nin sevilen dizisi "Ekmek Teknesi"yle oldu Ekmek Teknesi'nde fırıncı Nusret'in kızı "Songül" rolüyle izleyicinin beğenisini kazanan Ekin Türkmen,sonrasında mesleğinde sağlam adımlarla yürüdüŞimdi "Küçük Kadınlar"adlı dizide başrolde izlediğimiz 24 yaşındaki genç oyuncu, çevresine karşı da son derece duyarlı.Özellikle sosyal sorumluluk projelerinde yer almaktan yana olan, kendisi de projeler üreten Ekin Türkmen'le hayata bakışından,özlemlerine ve sosyal sorumluluk projelerine kadar bir çok konuyu konuştuk.
Küçük Kadınlarla yavaş yavaş şöhreti yakalamaya başladınız, şöhret sizi nasıl etkiliyor? Şöhret oyunculuğun kaçınılmaz durumu, kolaylıkları olduğu gibi zor yanlarıda var. Özgürlüğünüz biraz kısıtlanıyor, her yerde yorumlarla karşılaşıyorsunuz. Sevgileri karşısında mahçup oluyorum, onlar beni her hafta izliyorlar ama ben ilk kez görüyorum, onlar kadar sıcak olmam beklenemez, bazen kendimi sorumlu hissediyorum, teşekkür ediyorum güzel temennilerine.
İZMİRLİ GÜZEL İzmir'li olduğunuzu biliyoruz, burada yalnız yaşıyorsunuz. Özlemleriniz var mı? En çok kimi özlüyorsunuz? İzmir çok güzel bir şehir, her yerini özlüyorum. En başta ailem orada. Çocukluğum orda geçti, çok sevdiğim dostlarım da İzmir'de. Alaçatı, Şirince, Alsancak, Karşıyaka. İnsanların sıcak gülümsemesi kısacası hepsini ayrı ayrı özlüyorum.
MUTLU BİR ÇOCUK Yaşamınızda ailenizin etkisi nedir? Mükemmel bir ailede büyüdüm. Beni, özgüveni tam, özgür, cesur olarak yetiştirdiler. Annem nasihatlar kısmını üstleniyor sağ olsun. Anneme geçtiğimiz yıllarda meme kanseri teşhisi konuldu, hayata olumlu bakışıyla atlattı, şu an çok sağlıklı ve büyük bir başarı örneği bizim için.
Çocukluğunuz nasıl geçti? Babam mimar ve işi dolayısıyla kısa bir süre Yozgat'ta bir köyde yaşadık. O günleri hatırlıyorum çocukluğum denildiğinde. Mükemmel bir zaman dilimiydi benim için, ormanın içinde nehirler, bahçemizde sebze ve meyveler, salıncağım, minik piyanom rüya gibiydi. Hayal kurardım bütün gün, canlanırdı 3 boyutlu olurdu birden. Mutlu bir çocuktum.
Şöhretle birlikte daha fazla para kazanmaya başladınız, ekonomiye bakışınız nedir? Herkes para kazanabilir, ama harcamak için ciddi bir kültür gerekir. Türkiye'de yaşamak zor sürekli çalışmak gerekiyor durduğun an yaşaman için minimumu sağlayacak güvencen yok. Ben yaşam standartımı yükseltmedim, hâlâ aynı ev hâlâ otomobilsiz, hâlâ her kuruşu öğrenmeye harcıyorum. Beni besleyen şey, öğrenmek, ilerlemek ve paylaşmak.
'DESTEK BEKLİYORUM' Topluma kendini borçlu hissediyor musun? Topluma kendimi borçlu hissetmiyorum. Poltikacı değilim ki kimseye bişey vaat etmiyorum, oy da vermiyorlar. Cesur ve duyarlıyım, bir şeyleri değiştirmek, yenilenmek, ilerlemek söz konusuysa elimi taşın altına koyarım. Tekliflere açığım, bir kaç sivil toplum kuruluşuyla ortak projeler yapıyorum. Bir şirketim var. Adı folveyumurta burada fikir üretiyoruz, tasarımlarla tamamlıyoruz. Şu an ki proje kütüphanesiz okullara kütüphane yaptırmak ve içini ve özellikle sanat kitaplarıyla doldurmak.
Hayatınızı değiştiren olay ve hayatınızdaki dönüm noktası nedir? Hayatımı değiştiren olay Osman Sınav'ı tanımış olmam. İstanbul'a yerleşmem ve "Ekmek Teknesi" ekibi. Osman Sınav'a minnettarım beni oyunculukla tanıştırdığı için.
Mücadeleci misiniz? Çok. çevremdeki her yeri, her şeyi, adil ve huzurlu yapmaya çalışıyorum. Doğru olduğunu düşündüğüm her konuda her yerde bir şey söyleme gereği duyuyorum, bana değse de değmese de, susmak anlamsız geliyor
|