'Türban gerekçeleri'ni; Erdoğan 'Meclis'in yetkisi dışlandı', Bahçeli ise 'Yargı ipoteği' diye yorumladı. Başbakan, MHP'nin Mahkeme'nin yetkisini sınırlama önerisine yeşil ışık yaktı.
Anayasa Mahkemesi'nin üniversitede türban serbestini iptal eden kararının gerekçesiyle başlayan "Mahkeme yetki aşımı yaptı" tartışmaları sürüyor. Başbakan Tayyip Erdoğan, karara "Parlamento'nun yetkilerini de dışlayan bir karar olması sebebiyle, milli egemenlik noktasında da tartışılacak bir karardır" sözleriyle tepki gösterdi. Gerekçeli kararda "milli iradeyi atıfla yorumlama" bulunduğunu belirten Erdoğan, "Bu da hiç hoş değil" dedi ve şöyle devam etti:
'TEK MEMNUN CHP' "CHP zihniyeti dışında bu gerekçeli karara taraf olan ne bir akademisyen ne siyasetçi gördüm. Karar uzlaşma olayından bahsediyor. Yani 411 milletvekili, 550 kişilik Meclis'te bir uzlaşmayı oluşturmuyor, öbür tarafta 100-110 kişi bu uzlaşmanın ifadesi oluyor. Böyle bir anlayış olmaz. Karar bağlayıcı ve uymak zorundayız. Ancak Anayasa Mahkemesi Anayasa'nın üstünde değildir. Temel hak ve özgürlükler, yorumla değil kanunla belirlenir."
ERDOĞAN: YER ALIRIZ Bir sert çıkış da MHP lideri Devlet Bahçeli'den geldi. Gerekçenin, 139 gün sonra yayınlanmasının "peşin siyasi hükme; zorlama, keyfi ve suni gerekçe arandığının kanıtı olduğunu" savunan Bahçeli, "Karar esasa girmiş, Meclis yetkilerine müdahale etmiştir. Meclis yargı ipoteği altına alındı" dedi. Bahçeli, Meclis'in, bu durum karşısında hareketsiz kalamayacağını belirtti ve Ağustos'taki çağrısını yineledi: "MHP, Anayasa Mahkemesi'nin görev ve yetkilerini düzenleyen değişiklikleri samimiyetle ele alıp 70 vekili ile katkı yapmaya hazır." Erdoğan'ın yanıtı şöyle oldu: Ülkemiz lehinde, bu konuyla ilgili çalışmaya her zaman varız. Yeter ki iyi niyet olsun. İyi niyet olduğu sürece AKP bunun içinde yerini alır.