Dünyadaki en yaygın kanser türlerinin başında gelen akciğer kanserinin tanısında birbirinden farklı yöntemler kullanılıyor.
Akciğer kanserinin tanısında ve tedavisinde kullanılan çeşitli yöntemler vardır.
AKCİĞER RÖNTGENİ Akciğer kanseri şüphe edilen hastalarda ilk yapılması gereken inceleme akciğer röntgenidir. Hastaların çoğunda kanserle ilgili bir bulgu saptanabilir, ancak röntgenin normal olması kanser olmadığı anlamına gelmez. Bir kitlenin akciğer röntgeninde saptanabilesi için 1 santimetreden daha büyük olması gerekir. Röntgende doğrudan kanser kitlesinin kendisi görülebileceği gibi, kitlenin dolaylı olarak neden olduğu belirtiler de saptanabilir.
PET Ülkemizde de yeni yeni uygulanmaya başlanan bir tanı yöntemidir. PET ile, kanserin metastazlarını %85 oranında saptamak mümkün olabilmektedir.
BALGAM İNCELEMESİ Akciğer kanseri şüphesi olan hastalarda yapılabilecek en kolay inceleme balgamda kanser hücrelerinin aranmasıdır. Buna balgam sitolojisi ismi verilir. Balgam sitolojisi bazen yanılgılara neden olabilir. Bu yöntem, özellikle büyük bronşlarda yerleşmiş olan kanserlerin tanısı için uygundur. Bronkoskopi veya diğer tanısal girişimler için uygun olmayan hastalarda da uygulanabilir.
BİYOPSİ Kesin kanser tanısı için mutlaka biyopsi yapılması gerekir. Bu şekilde hem kanser tanısı kesinleşmiş olacağı gibi, kanserin hücre tipi de belirlenmiş olur. Hücre tipi tedavi bakımından çok önemlidir. Tedavi, yani ameliyat, kemoterapi, ışın tedavilerinin seçimi hücre tipi ile ilgilidir. Biyopsi bronkoskopi ile veya bilgisayarlı tomografi altında göğüs duvarından bir iğne batırılarak yapılır. BİTTİ
Göğüs Hastalıkları Uzm. Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta anlatıyor...