Türk Sanat Müziği'nin önemli isimlerinden Ayşe Taş, bir süre önce TRT'den emekli oldu. Yıllarını sanata veren Taş, önümüzdeki dönemde yeni projelerle müziğe devam etmekte kararlı...

* TRT ile mi başladı müzik yaşantınız?
Hayır. 1968'de eniştemle birlikte başladık biz bu işe. Konservatuar eğitimim yok ama müzik eğitimimi eniştemden aldım. TRT'ye 1980 yılında sınavla girdim. Ondan sonra 1987'nin sonunda yetişmiş sanatçı imtihanı açılmıştı. Ona girdim kazandım. 31.Mart.1988'den 2008'e kadar da 20 yılımı doldurup emekli oldum.

* Daha önce herhangi bir programda göremedik sizi. Bu durum TRT'nin yasaklarıyla ilgili değil mi?
Tabii. Sıkı bir yasak vardı. Eskiden daha esnekti. Yönetim değiştikçe daha farklılaştı. Şimdi daha da farklı.

* 20 seneyi doldurdunuz ve ayrıldınız...
Orası öyle. Emekli olduğumun 3. günü radyoya gitme isteği hissettim. 27 yıldan sonra kopamıyorsunuz. O kadar yılı bir kalemde silip atmak mümkün değil. Orası bizim okulumuzdu. Orada çok güzel şeyler öğrendik. Disiplini öğrendik. Birbirimize saygıyı öğrendik, müziği daha fazla öğrendik, düzgün bir ağızla şarkı okumanın ne olduğunu öğrendik. O hep yaşayacak benimle.

TRT ÖNEMLİ BİR OKUL
* Yeni nesil ne TRT'den, ne konservatuardan geçiyor...
Mikrofonu alan şarkıcı oluyor. Bir şarkı ile insanlar isim oluyorlar. Yurt dışında isim olamayıp gelip burada bu işe emek veren insanlardan daha fazla ekmek kazanıyorlar. Bence yanlış. Bu işi herkes yapamaz. Bir Gönül Akkor, Sevim Tanürek, Nesrin Sipahi ve daha bir sürü isim. Bunların yerine kimse gelemedi. Siz ismini duymamış olabilirsiniz ama ben bunlarla büyüdüm. Bir Emel Sayın; kalitesiyle, sesiyle, hanımefendiliği ile... Bu işin çizgisi çok ayrı bir çizgi. Herkes Türk Müziği okuyamaz. Piyasaya çıkanları görüyorum, "Ben Türk Müziği okuyorum" diyor. Radyonun basamağından adım atmış içeri girip çıkmış, "Ben radyo sanatçısıyım" diyor. Böyle bir şey yok. Orada ne emek verenler var.

* TRT'de çok daha iyi sesler var, değil mi?
Tabii tabii. Ama hep bastırılmış. Bastırıldığı için kendini gösteremedi oradaki insanlar. Piyasadaki leri katlarlar. Ben kendim bu işi yapıyorum ama benim orada hayran olduğum insanlar var. Hilal Çelebi var mesela.

* TRT'deki yeni nesil de eğitim görüyor mu?
Oradaki çocukların hepsi, konservatuar eğitimi almış, kendini geliştirmiş çocuklar. Piyasadakilerin 1 senede yapamadıklarını onlar 5 dakikada yapar.

DOĞRU DÜZGÜN OKUYAN YOK!
* Özel kanallarda görüyoruz sizi...
Ben gene kendi işimi yapıyorum.Özel kanalda ilk defa Türk Sanat Müziği okuyorum.

* Herkes programında Türk Sanat Müziği okuduğunu söylüyor ama...
Onlar şu anda sadece program sunuyorlar. Müzik falan yaptıkları yok. Bir tane şarkıyı düzgün okusunlar, kellemi keseceğim. Onların yaptığı müzik farklı. Ama Türk Müziği okuyorum demeyecekler.

* Sabah programı da yaptınız. Nasıl eleştiriler aldınız?
Müzik ağırlıklı olsun dediler. Bunu yaptık. Çalıştığım ekibe başta Armağan Çağlayan'a teşekkür ediyor.

* Nasıl geldi teklif?
Armağan Çağlayan programında, TRT sanatçılarını toplayıp bir araya getirdi. O programda Armağan beyin gözüne çarptım herhalde. Bayağı bir konuşmalarımız oldu. Başka bir sanatçı arkadaşımız okurken Armağan Bey yanıma geldi. "Ben kimseden bu kadar pozitif bir enerji almadım. Bu nasıl bir şeydir. Sizinle bir program yapalım" dedi. Ben de, "Olur" dedim. "Ama emekli olmanız lazım" dedi. "Valla zaten günüm doldu" dedim. Ben orada kaldı sandım. Sonra Armağan Bey aradı ve "Program yapmak istiyorum" dedi.

* Ayşe Taş'ın yeni planları neler?
Ben mesleğimle ilgili her şeye varım. Ne yapılması gerekiyorsa yaparım. Bu saatten sonra benim ön plana çıkmam belki söz konusu olmayabilir ama şu var; ben TRT kökenliyim. Bu işi dışarıda iyi yaparsam belki benden sonra gelecek kuşaklar daha iyi daha güzel olur.

* Yetiştirmek gibi bir arzunuz var mı?
Yurt dışında bir dernek kurduk biz. Türk Müziğini Sevenler Derneği diye. İlk konserimizi Mart ayında verdik. Çok güzel bir konser oldu. Orada insanlar bu tür şeylere özlem duyuyorlar. Doğru ağızdan doğru yerden bir şeyler öğrenmek istiyorlar. Oradaki şefimizde Orhan Mercan'da bu işi çok güzel yapıyor. Gurbetçilere, yeni yetişen çocuklara işin mutfağını öğretmek istiyoruz.

* Repertuarınızda kaç eser var?
İşte onu hiç sormayacaktın. Bazı arkadaşlar 5 bin tane 10 bin tane biliyorum diyor. Bana sorun 10 tane şarkıyı sıralayamam ama çok bilirim. Bana hatırlatın söyleyeyim ben size hepsini.