Heyecanın, temponun, mücadelenin olduğu bir maç izledik...
Her iki takımın kazanma arzusu futbolu daha da zevkli hale getirdi. Beşiktaş, hafta arasındaki UEFA Kupası karşılaşmasından dolayı kadroda değişikliğe gitmişti. İbrahimler uzun zamandan sonra sahadaki yerlerini almıştı.
Her ikisi de iyi niyetli ama oldukça da tedirgindiler. Zapo ve Sivok iyi oyunlarıyla etkiliydiler...
Orta sahada Cisse-Serdar Kurtuluş ile başlayan, kenarlarda Tello ve Serdar Özkan ile etkili olmaya çalışan Beşiktaş, ileride Nobre ve Bobo'nun fırsatçılığından golü bulmak istedi. Nitekim de oyunun başlarında Bobo'nun fırsatçılığından istediği golü de buldu. İlerleyen dakikalarda oyuna ortak olan Gaziantepspor'un da istekli oyunu maçı daha keyifli hale getirdi.
Etkili oyunu dönem dönem Beşiktaş'ı sıkıntıya soktu. Bunda kenarlardaki Tello ve Serdar Özkan'ın etkisiz oyunu önemli nedenlerden biriydi.
***
Nurullah Sağlam taş gibi bir takım yapmış. Onu tebrik ediyorum. Bu Gaziantep bir çok takımın canını yakar. Kenarlardaki Ahmet ve Tabata'sı, Ivan ve Erman'ıyla etkili olmaya çalıştı. Ertuğrul Sağlam'ın ikinci yarıya Tello-Holosko değişikliğiyle başlaması doğruydu. Bu değişiklikle Holosko sağda, Serdar Özkan solda başladı. Etkili olma düşüncesinde olan Beşiktaş, 46. dakikada Eduardo'nun da atılmasıyla zor geçecek maçı kendi lehine çevirdi.
Serdar Özkan'ıın hareketliliği ve 53. dakikada kendi becerisiyle golü yapması oyunun tamamen Beşiktaş lehine dönmesini sağladı. İlerleyen dakikalarda Gaziantep'in aldığı risklerden Beşiktaş istediği pozisyonları yakalamasına rağmen son vuruşlarda beceriksiz kaldılar.
Baskının neticesinde Nobre'nin bitiriciliğiyle skoru 3-0'a taşıdılar.
Rakip Gaziantep, 10 kişi kalmasına rağmen oyunu çirkinliştirmeyip futbol oynamaya çalışması alkışlanmaya değerdi...
Beşiktaş'ta oyunculardaki kazanma hırsı ve takımın temposu gelecek adına ümit verici...