Kanserli hastaların yapılan tedavilerinden sonraki dönemde de takip altında olması gerekir. Aksi halde hastalık yeniden nüksedebilir.
Prostat bezine henüz sınırlı olan hastalara yapılan radikal ameliyat ve ışın tedavisinden başka, krioterapi denilen bir yöntemle prostat bezi dondurularak kanserli hücrelerin öldürülmesine çalışılır.Genel anestezi ve bir takım küçük operasyonlar gerektiği için pek kullanım alanı olmamaktadır. Çevre dokulara da hasar söz konusu olabilmektedir. Sonuçta, prostata sınırlı kanserin tedavisi sonrası PSA testinin sıfıra inmesi gerekir. Yoksa ya tedavi bölgesinde kanser kırıntısı kalmış veya prostattan vücudun başka bölgesine görüntüleme yöntemlerinin fark edemeyeceği kadar küçük yayılım var demektir. PSA testi 0.1 ng/ml değerinin altında çok hızlı ilerlemeyen bir kanserdir. Birçok hasta kanser harici bir nedenle hayatını kaybeder. Bu yüzden bazı hastaları hiç tedavi yapmadan gözlem altında tutmak yeterli olabilmektedir. Böylece gereksiz bir tedavi yükü altına girmemiş olurlar. Bu hastaların izlemleri sırasında hastalık ilerleme göstermeye ve hızlanmaya başlarsa, uygun tedavi başlanabilir. Sadece gözlenmeye uygun adaylar tümörün küçük olduğu ve kanserin saldırganlık derecesinin az olduğu hastalardır. Hastanın yaşının ileri olması veya eşlik eden başka ciddi hastalıkların bulunması da hastayı kanser tedavisi ile fazladan sarsmamak için uygun bir gerekçedir. Bu durumlar dışında kalan hastaların hızla tedavi altına alınması gerekir. Hastalığın prostat dışına çıkmış olduğu durumlardaki tedavi, sadece prostat bölgesine yönelik olmaktan çıkar ve tüm vücudu kapsayacak bir şekile döner. Sistemik tedavi denilen bu yaklaşımda hormon veya ilaç tedavisi metodları vardır:
Hormonal tedavi: Prostat kanserini besleyen hormon erkeklik hormonu olan testosterondur. Bu hormonun vücutta ortadan kaldırılması ile kanseri kontrol altına alınabilir. Ayrıca hastalığın verdiği rahatsızlıkları da azaltır. Fakat bu tedavi maalesef hastalığı ortadan kaldırmaya yetmez. Hatta 2-3 yıl sonra, kanser daha da saldırgan hücrelelre tekrar büyümeye başlayabilir. Bu yüzden hastaların yakın takip altında olmasında yarar vardır. Yine de özellikle ilk dönemlerinde bu tedavi çok yararlı olabilir.