Sedasyon yöntemini 3 yıl kaldığı İsviçre'de öğrenmiş Dr. Metin Şanap. Şu anda Türkiye'de bu yöntemi kendisiyle birlikte sadece birkaç hekim uyguluyor. 'Sedasyon'un sistemin adı olduğunu, farklı ilaçlar kullanıldığını anlatan Dr. Şanap, ilaç dozunun da hastanın yaşına, kilosuna, yapılan işlemin süresine göre ayarlandığını vurguluyor. Sarhoş gibi oluyorlar "İlaç fazla verildiğinde uyku derinleşiyor. Hasta derin uykudan sarhoş gibi uyanıyor" diyen Dr. Şanap, hastanın yaşadığı ruh halini şöyle açıklıyor: "İlacı verir vermez hastanın başı dönmeye başlıyor. Tepkileri genelde hep aynı oluyor. 'İçki içmişim de sarhoş olmuşsun gibi başın dönüyor' diyorlar. Bir kadın hastam vardı, hayatında hiç içki içmemiş. Nasıl sarhoş olunur bilmiyor. O çok mutlu kalktı. 'Çok güzelmiş, ben bir daha geleceğim' dedi. Sedasyon böyle hoşluklar da yaratıyor. Hasta kalkarken hoş kalkıyor. Sedasyonu A'dan Z'ye ağızda dişle ilgili her türlü işlemde yapabilirsiniz. Ücret olarak işlemin maliyeti hastaya saat başına 250 YTL fark ediyor. Süre uzadıkça tabii ki, ücrette bir düşme oluyor. Hastaya ekstrası bu oluyor. Şeker ve tansiyon hastalarını uzun uyutmamaya çalışıyorum. Onlarda işlemleri ikiye bölüyorum. Yine bir kimyasal veriyorsunuz sonuçta. Doktoruna danışarak müdahale ediyorum hastaya. Kalp hastası olup da korkan birisinde korku ortadan kalkıyor. Ama mutlaka doktoruyla konuşarak yapıyoruz işlemi. Doktoru 'olmaz' diyorsa işlemi yapmıyoruz. Kendi kanından iyileştirici Kemiği iyileştiren kemik dolgu maddeleri var. Yakında onu deneyeceğim. Bu yöntemde hastadan alınan kan kullanılıyor. Hastanın kanını alıyoruz. Özel aletin içinde kimyasallar karıştırıp 45 dakika bekledikten sonra kıvamlı sarı bir tabaka çıkıyor. Buna pat diyoruz. Yağ gibi bir şey. Diş çekildikten sonra o boşluğu kendi kanınızdan, kendi hücrelerinizden oluşan patla dolduruyoruz. İnsanın kendi hücreleri olduğu için kemik oluşumu daha hızlı oluyor. Bu da çok yeni bir şey. Hasta için büyük kolaylık.