* Yeni bir proje var ve Şifo Mehmet, marka değerini eğitime muhtaç çocuklarla paylaşıyor...
Evet. Ürettiğimiz spor malzemelerinin satışından elde edilecek gelerin yüzde 20'sini eğitime muhtaç çocuklarımıza aktaracağız. Bunun için de TEGEV'le işbirliği yaptık. Dilerim çok yüksek rakamlara ulaşırız da çocuklarımıza daha yüksek düzeyde katkıda bulunabiliriz.

* Sizin sosyal sorumluluk projelerinde yer almanıza neden olan şey nedir?
"Sosyal sorumluluğun bu kadar zayıf olduğu bir ülkede bu işlerle neden uğraşıyorsun" diye de sorabilirsin? Ama TEGEV'le yapılmamış bir şey yaptım. Jübilemi hatırlayın; eğitimle sporu buluşturdum.

* Aktif olarak futbolun içinde değilsiniz artık...
Olur mu; yorumculuk yapıyorum, Takvim Gazetesi spor sayfalarında yazıyorum, teknik direktörlük diplomamı aldım 2 ay önce, Beşiktaş Divan Yönetim Kurulu Üyesiyim. Daha ne olsun?

BÜYÜK ORGANİZASYON
* Dünyaca ünlü futbolcular örneğin 'Yağmur Ormanları kaybolmasın' diye organizasyonlara katıldılar. Değişik yardım işleri yürüttüler. Peki sizin yaptığınıza benzer bir girişim olmuş mudur dünyada?
Hayır olmadı. Belki de benden sonra doğru dürüst jübile bile olmadı.

* Ne oldu? Vefa unutuldu mu kulüplerimizde?
Yapılmalı tabii ki. Futbolcu ya da değişik branşlarda insanlara, aktif spor yaşamlarını noktalarken son kez bir oynama ve o havayı teneffüs etme şansı tanınmalı. Dediğiniz gibi bir ahde vefa gösterisidir son maç. Benim olayım ise çok farklıydı. TEGEV, Beşiktaş, futbol, Fatih Terim, Milan... Hep üst üste gelen, çok güzel şeylerdi bunlar. Ve Türkiye'de değil dünyada eşi benzeri olmayan bir organizasyon yaptık.

* Neden TEGEV'i düşündünüz? sadece formada yazılı numaranız da, adınız da yeterdi böyle bir şey için...
Toplumsal bir olaya yönelmek istedim. TEGEV'e teklifim; jübilemden elde edilecek gelirin çocukların eğitimine bağışlanmasıydı.

* Neden böyle bir şey yapıyorsunuz?
Nedeni şu; geleceğimiz, gençlerin olacak. 2001'de de söyledim. Bu ülkeyi ileriye götürecek olanlar, bugünün gençleridir. Ve asıl isteğim de bu gençlerin bizden önceki ve bizim jenerasyonumuzun yaşadığı sıkıntıları yaşamaması. Bireysel anlamda bir şeyler yapmaya, tüm yüreğimle katkıda bulunmaya çalışıyorum ve bunun da mutluluğunu yaşıyorum.

* Ne kadar para ayırıyor ya da maddi olarak ne harcıyor ve kazandırıyorsunuz projeye?
Bunu telaffuz edersem ayıp etmiş olurum.

* Neler var satışa sunduğunuz ürünleriniz arasında?
8 ayrı hediye çantası hazırladık. Değişik fiyatlarda, kalite olarak çok iyi, her çocuğu sevindirecek denli güzel paketler bunlar. Kiminde forma, top, şapka, kiminde şort, tozluk, bileklik, eşofman... Değişik varyasyonlar denedik.

* Satışı nasıl yapıyorsunuz?
Boyner Mağazaları'yla anlaştık. Ankara ve Antalya'nın da dahil olduğu 6 ayrı Boyner Mağazası'nda satışta bu hediye çantaları. En yüksek fiyatlı çanta 107 YTL, en düşüğünün fiyatı ise 64 YTL. Alışveriş için www.sifomehmetstore. com adlı siteyi oluşturduk.

50- 60 BİN SATIŞ
* Peki hedef satış nedir?
40-50 binlerde bir satış gerçekleştirebilirsem jübilemde bıraktığı kadar bir rakam TEGEV'in kasasına yani çocuklarımızın eğitimine gidecek.

* Peki bu rakamı yakalayabileceğinize inanıyor muzsunuz?
Açıkçası ne kadar duyarlı olacak insanlar merak ediyorum. Hem kendi adıma açılan siteden Mehmet Özdilek, nam-ı diğer Şifo Mehmet'le yeni projeleri üzerine konuştuk. hem de Boynerler'in sitelerinden bu destek sürüyor. Şimdilik de iyi gidiyor.

* Büyük olasılıkla destek artacaktır.
Kişi ve kurumlar düzeyinde araştırmalarım sürüyor. Bakın MEB'in web sitesinden de bunun için destek alıyorum. Yardıma muhtaç okullara ve çocuklarımıza buradan da ulaşıyorum. İnsanları bu okullara yönlendiriyorum. Diyorum ki; bu çocukların acilen yardıma ihtiyacı var deyip oralara yönlendiriyorum insanları.

* Zor iş...
Zor evet. Ama yeni bir proje. İnsanlar yeni öğreniyorlar bu projeyi. Zamanlama ve strateji işi. Çocuklarımıza iyi bir Türkiye bırakmamız lazım. Bugünleri değil yarınlarımızı kurtarmak için çabam. Spor eğitiminin önemli olduğunu düşünüyorum bu anlamda.

DOĞU'DAKİ OKULLAR
* Nerelerden istekler geliyor?
Özellikle doğudaki okulların batıdakilerden daha çok ihtiyaç duyduğuna inanıyorum. Zorlanıyorum tabii ki ama çok keyifli bir iş yaptığıma inanıyorum. Sonuç olarak kendime değil çocuklara bir şeyler yapılsın onların bir nebze ihtiyaçları giderilsin, yüzleri gülsün istiyorum.

* Adınız bir sokağa verildi mi? Ya da bir okul?
Yok hayır.

* Metin Oktay adına bir mahalle ve okul var. Ve aslında futbolcu adıyla anılan ne mahalle ne de okul ismi pek az.
Ne güzel ama Metin Oktay ve adına yapılmış bir okul.

* Peki neden başka bir alana yatırım yapmıyorsunuz? Gerçi insana yapılan yatırım en güzeliymiş ama...
Kesin doğru budur işte. Hele ki çocuklara yapılan yatırım en güzelidir; tartışılmaz. Hayatım boyunca sporun içinde oldum. Aklınıza gelebilecek bütün markalardan spor malzemesi bulundurdum, giydim... Ve şimdi tekstille uğraşıyorum. Sporla tekstil birbirinden çok ayrı şeyler değil.

* Spor tekstilinin ayrı bir yeri var ama...
Evet. Spor tekstilinde alıcı neyi arar? Üç temel şey var; dizayn, kalite ve fiyatı. Bunları doğru bir şekilde sunarsan talip görmeme şansın yok. İnsanların taleplerinin ne olabileceğini bilen biriyim. Bütün bu konulara vakıf biri olarak spor tekstilinde kendi markamızı üretip sektörde ortaya çıkmak istedim. İnsanlar dünya markalarını giyiyor ama kiminde kaliteyi, kiminde rahatlığı kiminde rengi bulamıyor. Ben ürettiğim malzemede bunların hepsini bulduğumu düşünüyorum.

DÜNYA ÜRÜNLERİ
* Üretim kendi atölyelerinizde mi oluyor?
Yok, ben fason olarak çalışıyorum. Ama zaman ne gösterecek bakacağız. Dünya markalarının dikildiği yerlerde dikiliyor bizim ürünlerimiz de ve insanlara sunuyoruz.

* Hedefiniz nedir? Ben ülke insanının kendi markasına sahip çıkacağını düşünüyorum. Dünya markalarıyla boy ölçüşecek denli bir kalite yakaladık zaten. Bu kampanyada ürettiğimiz her şey yüzde yüz Türk malı.

* Teknik direktörlük deneyiminiz oldu geçmişte. Erken bir girişim miydi? Çok çabuk bitti...
Anadolu'da futbol yatırımı ölü yatırım olarak görülüyor. Bir yaşam standardım var ve bunu terk edip de gitmek istemiyorum açıkçası. Teklifler var, projeleriniz hazır ama söylenen şu; "Hocam iyi ama 2 hafta yenilirsek ne siz ne de ben kalabiliriz burada!

İLERİ HEDEFLER
* Maalesef böyle evet.
Futbolun içinde olmak istiyorum. En iyi bildiğim iş bu. Projelerim de hazır. Ama Türkiye'de durum bu. Lig başladı diyelim; iki haftalık periyotta alınacak sonuç, insanların yaklaşımına direkt yansıyor. Siz istediğiniz kadar deyin ki; benim uzun vadeli hedeflerim var. Açıkçası ben o insanların surat ifadelerini çok fazla çekmek istemiyorum.

* Peki Beşiktaş'la ilgili neler düşünüyorsunuz?
Çok ciddi projelerim var. Zamanı gelince doğru insanlarla, doğru ekiplerle orada olacağıma inanıyorum.

* Neden Beşiktaş?
Mehmet'i Mehmet yapan Beşiktaş'tır. Ben orada gözümü açtım. Hayatımda profesyonel olarak iki takım oldu; Kahramanmaraş ve Beşiktaş. Maraş'ta ilk sene küme düşmemek için oynadım, sonrasında hep yukarılara. Hedefleri hep 'ileri'siydi Beşiktaş'ın. Dolayısıyla benim de... Plan yapan, büyük hedeflere koşan grupların içinde oldum. E şimdi Anadolu'da kafalar değişmeden bu misyonu tersine çevirmemiz mümkün değil. Anadolu'yu kötülemek için söylemiyorum bunu. Beklentilerin çok altında düşünüyor Anadolu kulüpleri.

* Ve bir tercih yaptınız
Evet. Ya gidecek, bütün bunlarla mücadele edeceksiniz ya da doğru zaman geldiğinde doğru yerde başlayacaksınız. Yani 2-3 haftalık süreçler için kendi isminizi ortaya koymanıza değmez.

* Süreklilik esastır diyorsunuz. Tıpkı futboldaki gibi.
Evet doğru. Ve bu işlerde sosyal çevreniz önemli. Eğer böyle bir güce sahipseniz anlaşmanızı da ona göre yapabiliyorsunuz. Gerçi birkaç adım daha atıldı olumlu anlamda. Artık bir sezonda 2-3 hoca değiştiremeyecek kulüpler.