Milli takım koçumuz Tanjeviç üslubu gereği, maçın her dakikasında seyredenlerin yüreğini ağzına getirecek şekilde değişim rüzgarını estirdi dün akşam. Kolayı zorlaştırmakta hocanın üstüne yok. Abartmıyorum! Öyle ki yan pası alan oyuncu başını çevirdiğinde vereni değil başka bir arkadaşını görüyordu sahada. Başlayan beş, maçı götüren beş, kemikleşmiş beş diye bütün kavramları ortadan kaldırdı. Kenardan gelenin katkısını filan hesaplamak olanaksız. Skorboarda bakarsanız şimdilik koç haklı.
Dün akşam durumumuz çok güven vermese de rakiplerimizin de durumu pek farklı değildi. NBA'den Medvedenko, Pecherov ve Fesenko kadroda olmayınca çok genç ve deneyimsiz bir Ukrayna çıktı ortaya.
Rüzgar altında kuranderde kalan Millilerimizde, dışarıyı toparlayan Kerem Tunçeri 13 (1 ribaund-2 asist), ve içeriyi süpüren Kerem Gönlüm 15 (3 ribaund-3 asist), NBA deneyimini konuşturan Hidayet Türkoğlu 15 (7 ribaund-5 asist) ve de hazırlık dönemini çok iyi geçirdiği gözüken Ersan İlyasova 10 (12 ribaund-3 asist) galibiyeti getiren oyuncular oldular.
Diğer rakiplerimiz Fransa ve Belçika gerçekten zayıf. Büyük ihtimalle işin sonunda Polonya vizesini alacağız ama Milli takım "iyi fastbreak atarak kolay ve fazla sayı bulan" hüviyetinin henüz çok uzağında. Tanjeviç'in böyle bir niyeti de yok aslında. Bu hızlı oyuncu rotasyonunun doğal sonucu koşan ve atan bir takım olmamız ama biz tam tersine sete sette sayı arıyoruz ki her zaman şanslı olamayabiliriz. Galibiyetin kötüsü olmaz sağlayanlara teşekkürler.