"Ev sohbetlerinde kadınların sesi duyulmasın diye 'Ağzınıza taş koyun ya da meşe koyun' derlerdi. Meşeyi denedim ağzımdan kaydı olmadı, taşı denedim olmadı. Ya da 'Erkeklerle sert, azarlar gibi konuşacaksınız' dediler. Ben de her şeyi tatbik ediyorum ya... Bir gün pazarcıya kaba bir şekilde 'Şuradan 1 kilo domates versene' dedim. Yüzüme baktı 'Sen dağdan mı indin?' dedi. Bu yanlış, trajikomik olaylar sonrasında sorgulamaya başladım. İnsanları yargılamak, eleştirmek, insanlara kötü davranmak, hakaret etmenin ne kadar yanlış olduğunu anladım."