* Sana sordular mı küçükken? - Neyi?
* O geyik soruyu. Büyüyünce ne olacaksın evladım? - Çok bekledim ama hiç sormadılar.
* Hiç, öyle mi? - Yıllar sonra. Neredeyse büyümüştüm artık, babam sordu.
* Ne dedin? - 'Baba, ben tiyatro oyuncusu olmak istiyorum' dedim.
* Ne dedi peki? -Bak şöyle gelişti aslında. O soru sorulmadı ama benim iyice düşünmeme, doğruyu bulmama, haklarımı anlamama ve bu doğrultuda karar vermeme neden oldu. Üniversite sınavı dönemi gelip çattığında 'tamam' dedim kararım kesin konservatuvara gireceğim. 'Tamam' dedi babam. Ben havalara uçtum. Sonra devam etti: 'Önce doğru dürüst bir meslek sahibi ol, sonra hobi olarak oyunculuk yaparsın.'
* !!!!!!!!!!!!!
ALTIN BİLEZİK
- Ben de şaşırdım. 'Nasıl yani?' dedim içimden, doğru dürüst meslekler nelerdir? Oyunculuk bir meslek değil midir? Hele doğru dürüst bir meslek hiç mi değildir? İşte kafamdaki bu soru işaretleriyle İTÜ'ye girdim ve jeoloji mühendisliği okudum. Artık doğru dürüst bir üniversiteden mezundum. Elimde bir diplomam vardı, altın bileziğim... Özgürdüm. Seçim bana kalmıştı. Mesleğimi yapmak ya da yapmamak.
* Yaptın mı hiç? - Diplomamın üzerinde yazan ve mesleğim olması gereken branşta hiç çalışmadım. O meslekten hiç para kazanmadım. Benim mesleğim üniversitede okurken bile hep 'tiyatro oyunculuğu' oldu.
* Eski hikaye bu yani... - Bu anlattıklarım bundan tam 17 yıl önce yaşananlar. Şimdi durum tam tersine döndü.
İYİDİR İYİ
* Hangi durum? - Oyunculuk artık aileler tarafından onay gören, doğru dürüst meslekler arasında. Ne kadar sevindirici! Peki bunu belirleyen kriterler nedir? Çünkü para kazanılan bir meslek haline geldi. Çünkü artık oyunculuk sayesinde çok popüler olabilmek mümkün. Yanlış anlaşılmasın 'tiyatro oyunculuğu' hakkında değişen pek bir şey yok...
* Çok değişti gerçekten... Yani günümüzde bir genç babasına 'tiyatro oyuncusu' olma isteğini telaffuz etse gene hoş karşılanmayabilir. Ama yolda yürürken, tesadüfi şekilde herhangi bir tv dizisinden oyunculuk teklifi gelse, o anda çalıştığı işyerinden ayrılmak pahasına da olsa kabul edebilir teklifi... Gönül ister ki; her birimiz mesleklerimizi görerek, anlayarak, bilerek, kavrayarak seçebilelim. Çünkü bu bir tercihten öte bir zorunluluk...
* Mutluysan mesele yok evlat... - Ben tiyatroyu seçtiğim için çok mutluyum. Çünkü benim mesleğim, sadece bir dekorun içinde; zamana, insana, duyguya, ,düşünceye ve önermelere sahne sunuyor. Çünkü zamanı yorumlamak, zihindekini çoğaltmak ve içimizdekini paylaşmak için kuruluyor bu sahne . Kafalarımızı karmakarışık eden, anlam veremediğimiz oyunların oynandığı yaşamdaki sahnelere benzemiyor... Bu nedenle 'iyi'dir tiyatro. Tiyatro 'iyi'dir!