Gazeteci Fikri Nazif Ayyıldız'la kardeş bile olsak bunca sever miydik birbirimizi acaba? Kardeşten ileri birlikteliğimizin 40 yıla yaslanmasına ramak kala o bir hastane yatağında, beter sıkıntılarda. Aylardır mücadele ediyor ama yol da bitiyor galiba. Ahh be arkadaş, ne diyeyim nasıl bağlayayım ki bu lafın sonunu? Lise yıllarında başlayıp, her nevi hayata ortak dalmalar, sonrasında Babıali yoldaşlığı ve bitip tükenmez bir dostluk tutkusuyla tutkallı yaşamak.

ÇATAL YÜREK
Babası Nadi amca da elimizde yitirdi yaşamını aynı hastalıktan. Sonra kardeşi "Selo"yu genanlı yaşlarında söküp götürdü yüreğimizden ve dünyadan bu dert. Şimdi yağız bir deniz binbaşı olan oğlu Ekim doğduğundan 30 saniye sonra fotoğraf makineme konuk olmuştu ağlayan koca kara gözleriyle. Şimdi de aslan parçası, çatal yürek, altın kalemli dostum çarpışa çarpışa yitiyor usul usul.

AHHH!
Zamanın göze gelmez "yılan dili" bitirim piçakları, kah umuduna, kah inançlarına, kah arzusu, hırsı, harsı, sevdası, arkadaşı ve 'karındaşına' battı, kanattı, acıttı, ağlattı
Ahh be ne tırmalayıcı ne yıpratıcı ne öğütücü şu dünya. Şerefli, yetenekli, sevgili, nükteli bir yegane adam gidiyor heeeey!.. İsyan edesim, bağırıp kahredesim geliyor, hiç bir şey yapamıyorum. Hiç kimse de yapamıyor. Ahhh!..